Yolu Haskovo'dan başlayıp İstanbul'dan geçerek Oxford'a uzanan Ganime Dönmez, matematik mezunu olmakla birlikte bir buçuk yıldır resim sanatı ile uğraşıyor. Resmettiği tabloların bir bölümü Razgrad "prof. Boyan Penev" Bölge Kütuphanesinde tertip edilen sergide teşhir ediliyor.
İlk sergisinin Bulgaristan'da olması, rastlantı sonucu değil. Çocukluğunun ülkesi olan Bulgaristan'la her zaman derinden bağlı olacağını söylüyor Ganime Hanım.
"Geleceğe bakış-sanatta felsefe" adı ile kurulan sergi, çağdaş bir kadının hayatında başlayan yeni etabın felsefesini de ortaya koyuyor.
Ganime Dönmez'in resmettiği yüzlerce tabloyu www.charitableartist.com adresinde görmek mümkün.
Razgrad'da hayır amacı ile gözler önüne serilen tabloların satılmasından elde edilen paranın yarısı, kütuphane için kitap alınmasına bağışlanacak.
Bir matematik mezununun otomotiv sanayi ve öğretmelik mesleğinden geçen ve fırçaya kadarki yolu nedir? Ganime Dönmez, ilginç hikayesini BNR Şumen radyosundan Hristina Dimitrova'ya anlattı.
Matematik mezunuyum. Sofya üniversitesinde başladım, fakat yıl 1990 olduğu için bir sene okuduktan sonra Türkiye'ye göçettim. İstanbul'da Amerikan Üniversitesi'nin "Pazarlama" bölümünden mezun oldum. Meslek hayatımda araba ve kamyon üretimi sektöründe farklı şirketlerde pazarlama uzmanı olarak çalıştım. 27 sene Türkiye'de yaşadım. Sonra ailemle birlikte İngiltere, Oxford'a gitmeye karar verdik. Artık 5 yıldır Oxford'da lisede matematik öğretmenliği yapıyorum" diyen Ganime Dönmez, sanat ne zamandan beri hayatınızın bir parçasıdır sorusu üzerine şu cevabı verdi:
"Ailemde sanat alanında çalışan insanlar var. Profesyonel müzisyen olan kızkardeşim flüt profesörüdür. Ben de küçüklüğümden beri sanatla ilgileniyorum. 9 yıl baleye gittim. Tiyatro, müzikal, sergi olsun her çeşit sanata ilgi gösteriyorum. Pandeminin başladığı geçen seneye kadar resim yapmayı hiç denememiştim. Geçen yıl oturup resmetmeye başladım. Bir iki resim yaptıktan sonra ailem, çocuklarımla birlikte bir proje yapmaya karar verdik. Web sayfası oluşturup resimlerimi hayır amacı ile satışa sunduk. Artık 850 kadar tablom var. Onları İngiltere'de satıyorum. Bu ülkede büyük sayıda sokakta yaşayan insan var. Onlara yardım eden bir kuruluş var. Bağışta bulunmak isteyenler, sitemde bulunan linki takip ederek arzu ettikleri tutarda destekte bulunuyorlar, ben ise kendilerine resim gönderiyorum."
Sadece 1 yılda 850 kadar tablo resmeden Ganime Dönmez, hayatındaki bu büyük değişikliğin nasıl olduğunu anlatırken şöyle konuştu:
"Biliyorsunuz, pandemi başlayınca eve kapandık. Lisede öğretmen muavinliği yapıyorum, ama okullar kapalı olduğu için artık öğretmen olarak çalışamazdım. Geçen yılın bahar mevsiminden beri öğretmenlik yapmıyorum. Ayrıca ben özgürlüğü seven bir insanım. Dolayısıyla seyahat etme, dışarı çıkma imkanım kısıtlanınca kendimi birşeye vermem gerekti. Bu yüzden resim yapmaya koyulduğumda o dönemde hayatın renklerini özlediğim için hep rengarenk tablolar yaptım. Bir yıl İstanbul'a gidemediğim için İstanbul da resimlerimde yer buldu. "
Ganime Dönmez, serginin konusunu neden "sanatta felsefe" olarak seçtiniz sorusu üzerine şu cevabı verdi:
"Bence pandemi insanların kendilerini tanımaya başladıkları bir dönem oldu. Özümüze dönme fırsatını bulduk. Dolayısıyla benim konum içe bakışla başlıyor. Kendini tanıma, şüphe, özünü bulma konuları ile başlayıp doğanın ve hayattaki her şeyin bize olan etkisi, üzerimizde bıraktığı izlenimlerle devam ettim. Peyzaj ve diğer resimleri, gençlik, olgunluk, ümit ve huzur diye ayırdım. Son olarak da evren konusunu seçtim. Bütün konular Aristoteles, Kant ve Khun ve felsefeleri ile ilgilidir. İlki "Mutluluk kendimize bağlıdır", ikincisi "Bütün bilgilerimizin tecrübe ile başladığından kuşku yok" ve sonuncusu da "Güzellik nesnelere has bir nitelik değil, sadece izleyenin bilincinde var olan bir şeydir" şeklindedir.
Razgrad Bölge Kütuphanesinde kurulan resim sergisi, Eylül ayının sonuna kadar ziyaretçilere açık olacak.
Ganime Dönmez, sergide herkesin kendine göre bir şeyler bulabileceğini söyledi.
Bulgaristan’ın kuzeydoğusunda yer alan Veliçka’da köyün doğal mirasının birer parçası haline gelen iki asırlık meşe yi bilmeyen yoktur. Quercus spp türünden olan ağaçların etrafı 1990 yılında çitle çevrelendi, tahmini yaşlarını gösteren tabelalar..
“Kültür Başkentimizde” keyifli yolculuğun ikinci bölümüne hoş geldiniz! Son olarak Roma Stadyumu önünde kalmıştık. Medeniyetler beşiği şehrin 2. ve 3. asır antik dönem kalıntıları üzerindeki meydanda bir de minare yükseliyor. Dönemin..
Ülkedeki çocuklarda balık tüketme alışkanlığı yok. Her beş çocuktan biri balık yemiyor. Balık tüketmek, mutfak geleneğinin bir parçası değildir. Okullu çocukların beslenme alışkanlıklarına dair ulusal çapta düzenlenen temsili araştırma dan..
Uzun zamandır aile işi olarak toptan mantar ticareti yapan Evtim Kesimov , BNR Kırcali Radyosu’ndan Bilgehan Sali’ye konuşurken mantar işine nasıl..