“Kaymağı seven mandayı yanında taşır” diye bir atasözü var.
Kırcali’nin Velikdençe köyünden Özkan Gabaç, Rodoplar’da eski bir geçim kynağını canlandırmak arzusu ve bu atasözünden yola çıkarak Bulgaristan genelinde manda arayışına düşmüş.
Bu işe bir hobi olarak başlayan Velikdençeli Özkan Gabaç, ilerde büyük hayalini, yani manda sütünün işlendiği bir mandrayı kurmak ve hayvan sayısını 100’e çıkarmak amacıyla gurbet yollarına düşmüş.
“Mandalara gönül vermiş” bir kişi olarak mandra için gerekli parayı Hollanda’da kazanırken hayvanları eşi ve iki kızına emanet ediyor, onlarda kimseden yardım almadan hayvanlara bakıyor, çünkü Özkan beye göre “mandalar, sahiplerine çok düşkün ve çok kolay eğitiliyor, büyük olmalarına rağmen”.
Özkan Gabaç, Hollanda’dan herekese özlemiş özlemiş selamlarını gönderirken “Düşünenlerin tam tersi, gurbette hayat hiç de kolay değil, burada da para kazanmak kolay değil. Herkes gurbet deyince iyi ve güzel olduğunu düşünüyor, ama çalışmadan olmuyor” dedi .
Röportajın tamamını yukarıdaki ses dosyasından dinleyebilirsiniz.
Hazırlayan: Şevkiye Çakır
Fotoğraflar: özel arşiv
Edirne "Trakya Ünivesitesi'nden" tarihçi- araştırmacı Prof. Dr. Bülent Yıldırım Targovişte ve Sofya'da "Bulgarstan'da Türk varlığı" konulu bir panelde konuşmacı oldu. BNR Bulgaristan Ulusal Radyosu Türkçe Yayınlar Bölümü'nün daveti üzerine..
Güllerim kana benzer, Gökyüzü sana benzer, Güzel kızın manisi Kuşlara benzer. “Kısaca” başklıklı iki dilli mani derlemesinin “Aziz Kardeşler Kiril ve Metodiy” Milli Kütuphane'nin “Pismena” klübünün Kasım ayı..
Çocukların ebeveynlerinin bilgisi olmadan kimlik kartlarını alarak onların adına online bahisler yapmaları gibi gittikçe artan endişe verici eğilimlerin izlenmesi, Ulusal Gelir Ajansı NAP ve “Gümrükler” Ajansı tarafından yaz mevsiminde “Ne ste sami”..