Yeryüzünde ilk mabet, ilk mescit, yani ilk caminin tarihi Hazreti Adem ile yaşıt. O günden bugüne insanlar mabetlerde, camilerde huzur aramakta, Allah'a tazim, sevgi ve kulluklarını arz etmektedir.
İslâm, bütün yeryüzünü Müslümanlara mescit kılmışsa da ibadetlerini camilerde, mescitlerde yerine getirmeyi öğütlemiş, hatta bazılarını mutlaka camilerde ifa etmelerini emretmiştir. Zira camilerde ayrı bir manevî hava, kudsiyet söz konusudur. Onlar yeryüzünde Allah'ın evi konumundaki Kâbe-i Muazzamanın şubeleridir. Ayrıca Hazreti Muhammed'in de belirttiği gibi, "Mescitler Allah'ın en sevdiği yerlerdir".
Peygamber Efendimiz camilere ayrı bir önem atfetmiş, onları eğitim, sosyal, kültürel ve idarî merkez konumuna getirmiştir. Böylece toplumun, cemaatin merkezi durumuna getirmiştir. Devamında camiler, etraflarında köy ve kasabaların kurulup geliştiği önemli ve etken yerlere dönüşerek günümüze kadar bu özelliklerini büyük ölçüde korumuşlardır.
Bütün bunlar ve sıralayamadığımız başka özellikleri sebebiyle Allah, camilerin imar edilmesini teşvik etmiş, bunu da hem camilerin inşası, bakımı ve tamiri, hem de cemaatle, müminlerin zikir ve namazlarıyla, çocukların Kur'ân okuyuşlarıyla şenlendirecek şekilde yapılmasını Peygamberimiz bize öğretmiştir.
“Aziz Aleksandar Nevski” katedrali bugün isim gününü kutluyor. Başkent Sofya’nın sembolü olan katedral, 1878’de Bulgaristan’ın Osmanlı egemenliğinden kurtuluşundan dolayı Rus halkına duyulan minnettarlığın göstergesi olarak inşa edildi. Bu..
İslâm dini, temizlik konusuna çok önem vermektedir. Maddî ve manevî anlamıyla temizlik üzerine İslâm’ın çokça durmasının esas sebebi, Kur’ân-ı Kerim ve Hazreti Muhammed (s.a.s.)’in bu konu üzerine İslâm’ın başından itibaren titizlikle durmalarından..
Bulgaristan Ortodoks Kilisesi, 22 ve 23 Kasım günlerinde Patrikhane Katedrali Aziz Aleksandar Nevski ’nin kutsanmasının yüzüncü yılını törenle kutlayacak. Bulgaristan Ortodoks Kilisesi Sen Sinod ’un sitesindeki duyuruda “Katedral,tam..
Müslüman, her koşulda dininin emir ve yasaklarını göz önünde bulundurarak yaşama arzusundadır, bundan da öte böyle olmakla sorumludur. Bu sebeple..