13 Kasım Cuma günü Paris’te art arda 6 ayrı yerde meydana gelen saldırılarda 120'den fazla kişi hayatını kaybetti. Paris’i kana bulayan saldırılarda ölü sayısının daha da artabileceği belirtildi. Fransa’nın başkentindeki ünlü “Bataclan” konser salonu, ölü ve yaralı sayısı en fazla olan yerlerden biridir.Terörist saldırısı esnasında salonda 1500 kişi bulunuyordu. Bazı görgü tanıkları, baştan duydukları ateş seslerinin gösterinin bir parçası olduğunu düşündüklerini, bununla birlikte “Allahu ekber” seslerini de duyduklarını paylaştılar. Özel polis birimleri konser salonuna girmeyi ve rehinleri kurtarmayı başarıyorlar. Saldırıyı İŞİD terör örgütü üstlendi.
Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, Fransa’nın teröre karşı acımasız bir savaş açacağını açıkladı. Dışişleri Bakanı Daniel Mitov , Başbakan Boyko Borisov ve Cumhurbaşkanı Rosen Plevneliev saldırıları “demokratik toplumların ilke ve temellerine karşı düzenlenen barbarca, insanlık dışı “bir eylem olarak nitelendirdiler.
Gazeteci Elena Yonçeva, saldırıların “Charlie Hebdo” dergisine karşı düzenlenen saldırın devamı olduğunu söyledi. Gazeteciye göre zamanlama tesadüf değildir. Saldırı Türkiye’nin Kuzey Suriye’ye askeri operasyonun ve Viyana’da düzenlenen Suriye konferansının arifesinde düzenlendi.
“Charlie Hebdo” saldırısı Avrupa’da daimi ve istikrarlı bir terör saldırı risikinin olduğunu gösterdi. Bu saldırın ardından AB bir dönüm noktasında idi, ancak bu trajik gecenin ardından takip edeceği yolu seçme zamanı geldi.Ortadoğu ve Afrika’dan gelen mültecilerin hoşgörülü himayecisi olmaya sürdürecek mi, yoksa krizle başetmek için nihaetinde daha kararlı bir tutum sergileyecek mi? Birliğin varlığı, İŞİD ve mülteci krizi ile başetmesine bağlıdır. Bu bir millyetcinin savunduğu say değildir, şu ana kadar biraz sanki gözardı edilen gerçektir. Avrupa Birliği, Ortadoğu’daki sorunun lokal olduğunu ve Avrupa kıtasına yayılmayacağını düşünmeye devam ediyor. Umit ediyoruz ki Avrupa’nın göbeğinde düzenlenen iki saldırının ardından birşeyler değişir.
Ülkemizde ise “Eğer bir sonraki hedef biz olursak ne olur? sorusunu bir kez daha soracağız. Böyle bir saldırıya karşı savunmaya hazırmıyız ve en önemlisi böyle bir saldırıyı önleyebilirmiyiz? Haftalardır protesto eyleminde olan olan polisler şu an güvenliğimizi nasıl sağlıyor gibi bir çok soru var. Bulgaristan’ın teröristlerin görüş mesafesine girdiğini unutmaya başladık.18 Temmuz 2012 tarihinde “Burgas” havaalanında meydana gelen saldırıda 7 kişi hayatını kaybetti. Uzun soruşturmanın ardından “Hizbullah” grubu suçlandı ve herşey unutuldu. Özel birimlerin benzer krizlerle başetme hazırlılığı ile ilgili tartışmalar da kısa sürdü ve hayat eskisi gibi akmaya devam etti. Şimdi ise bir kaç hafta zor bir dönem geçiren Fransızlar ile dayanışma içersinde olmamız gerektiği, Fransa’yı her kararında destekleyeceğimizi konuşacağız, ardından medyalar bu olayı unutacaklar. Ancak sorular kalıyor...En azından, reyting peşinde olanlar için değil gerçekten cevap arayanlar için.
Avrupa Parlamentosu milletvekilleri, Ursula von der Leyen'in yeni Avrupa Komisyonu’nda yer alan 26 AB Komisyonu üyesi adayını, ilgili komisyonlarda dinledi. Ancak prosedürün sona ermesi, bir sonraki Avrupa Komisyonu için..
Arnavutluk’ta yapılan son resmi nüfus sayımı verilerine göre, Bulgar azınlığı ülkedeki en büyük azınlıklardan biridir. 7057 kişi kendisini Bulgar olarak tanımladı. Karşılaştırma yapacak olursak 23 bin kişi Yunan, 12 bin kişi Mısırlı, 9813 kişi..
Bulgar süslemeleriyle parlayan Noel ağacı Chicago’daki Bilim ve Sanayi Müzesi’nin merkezinde yerini aldı. “Rüzgarlı şehir” Chicago’da yaşayan Bulgarlar, üst üste beşinci kez, 30 binden fazla renkli ışık ve yüzlerce aksesuarla Bulgar Noel ağacının..
Dünyanın farklı ülkelerindeki Bulgar topluluklarından soydaşlarımızın, ülkemizdeki memurların "Bulgar olduğunu söylüyorsun, ancak Bulgarca bilmiyorsun”..
1 Aralık tarihinde resmi olarak göreve başlayan Avrupa Komisyonu'nun yeni yönetiminin geçtiğimiz Çarşamba günü onaylanmasıyla..