Hem bireysel, hem de toplumsal sonuçları olan bir sağlık problemini, çocuk sahibi olamayan çiftler için kısırlık sorununu konuşmak üzere programımıza kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Dr. Rafet Hafuzov’u konuk ettik.
Her ailenin muhakkak hayalinde çocuk sahibi olmak vardır, ancak ne yazık her zaman doğal yöntemlerle bu mümkün olmuyor. İşte tam bu noktada uzman doktora başvurulması tavsiye ediliyor. Dr. Hafuzov, uzun ve yorucu olabilen tedavi sürecini anlatırken, “Bu zor durumlarda ailelerin yanında olmak bizim işimiz,” sözlerini kullandı ve 35 yaş altı hastaların en az bir yıl boyunca, 35-40 yaş arası kişilerin ise 6 ay boyunca korunmaksızın ilişkiye girmeleri ve ardından bebek sahibi olunamaması durumunda doktora başvurmalarını tavsiye etti.
“Genellikle tıkalı Fallop tüpleri, düşük sperm aktivitesi, yumurtlama sorunları veya kısırlık nedeninin belirsiz olması gibi gebe kalmakla ilgili ciddi sorunlar olduğunda,” tüp bebek tedavisinin tercih edildiğini kaydeden doktor, hafif düzeyde doğurganlık bozukluğu olan bazı kişilerde ise tüp bebek tedavisinden önce başka yöntemlerin de denenebileceğini belirtti ve ilk olarak “kontrollü ilişkiye girme” adı altında çiftin üreme sistemi takibinin yapıldığını ifade etti. Dr. Hafuzov, üreme sorunu yaşayan çiftlerde uygulanan diğer bir yöntemin rahim içi tohumlama olduğunu şu sözleriyle ifade etti: “Sperm doğrudan kadının rahmine yerleştirilir, böylece spermlerin yumurtaya ulaşması için gereken mesafe kısaltılır ve gebelik şansı arttırılır.”
Bulgaristan’da tamamen anonim olan yumurta bağışının oldukça yaygın olduğunu belirten uzman, “Donör yumurta kullanımında yaş, hormonal sorunlar veya genetik hastalıklar nedeniyle sağlıklı yumurta üretmeyen kadınlar için bir seçenek olmaktadır. Donör yumurtaları kullanıldığında başarı oranı genellikle daha yüksek olur, yaklaşık yüzde 55-60 civarında, çünkü yumurta genellikle üreme sağlığı iyi olan genç kadınlardan gelmektedir,” açıklamasında bulundu.
Yumurta dondurma işleminin önemine değinen Dr. Hafuzov, farklı sağlık nedenleriyle, örneğin yumurtalık ameliyatı veya yaklaşan kemoterapi nedeniyle, yada ilk yapılan işlemin başarısız olması gibi durumlarda tercih edildiğini kaydederek, “Dondurulmuş embriyoların ya da yumurtalıkların başarı oranı taze emrbiyonlarla benzerdir, genellikle 35 yaş altı ise hastamız yüzde 40-45 civarındadır,” sözlerini kullandı.
Uzman spermlerde sorun olduğunda kullandıkları yöntem olan İntrasitoplazmik Sperm Enjeksiyonu tedavisinde ise merkezlerinde yakaladıkları başarı oranının yüzde 30-35 olduğunu belirtti.
Üreme sorunu yaşayan çiftlerde en uygun tedavi yöntemi seçimi sonrası başarı oranının yaşla da yakından ilgili olduğunu söyleyen doktor, “35 yaş altı olan çiftlerde başarı oranı yüzde 40 civarında, 36-40 yaş aralığında ise yüzde 35 oranındadır. Tabii ki yaş arttıkça başarımız biraz daha azalıyor,” dedi.
Devletin tüp bebek tedavisi için çiftlere destek sağladığını belirten Dr. Hafuzov, yardım tutarının 6 000 leva olduğunu ve hastaların söz konusu destekten 4 defa faydalanabileceğini bildirdi.
“Bulgaristan’ın hemen hemen her köşesinden hastamız var,” diyen Dr. Rafet Hafuzov, “Bize sadece uzmanla görüşmek için gelmiyorlar, bu uzun ve zorlu yolculukta duygusal destek te alıyorlar,” sözlerini kullandı.
Genellikle Sofya’daki klinikte üreme sorunu yaşayan hastalarla bir araya geldiğini paylaşan Dr. Hafuzov, “STK’lar aracılığıyla çeşitli şehirlerde danışmanlık da yapıyoruz ve bundan da çok büyük mutluluk duyuyoruz. Amacımız Bulgaristan’ın farklı yerlerine ulaşmak ve bunun için çalışıyoruz,” dedi.
Haber ve söyleşi: Bedriye Haliz
Fotoğraflar: özel arşiv, freepik.com
Türkiye Cumhuriyeti İletişim Başkanlığı’nın Bulgaristan İletişim Müşaviri Dilek Kütük 13- 14 Aralık 2024 tarihinde İstanbul’da düzenlenecek olan Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi (Stratcom Summit) zirve toplantısı hakkında bilgi verdi...
Bulgaristan Cumhuriyeti Müslümanlar Diyaneti ve Yüksek İslam Şurası ülkenin ilk Baş müftüsü Hocazade Mehmed Muhyiddin Efendi’nin adına verilen 202 4 ödüllerini takdim etti. 1910'da Bulgaristan'ın ilk Baş Müftüsünün seçildiği gün olan 8..
Dünyanın farklı yerlerinde savaş, açlık, hastalık ve sonsuz umutsuzluk şartlarında yaşayan milyonlarca kişi, her gün ölüm kalım mücadelesi veriyor. Bu ülkelerden gelen bilir . Suriye’deki savaşın başlamasından 3 yıl sonra ülkesini terk..