Yeni Avrupa mevzuatı,gelecekte, yeni ve daha pahalı olanları satın almak yerine ev aletlerimizi ve hatta akıllı telefonlarımızı onarmak çok daha kolay ve ucuz olacağını garanti etmektedir.
AB, yeni bir cihaz satın alırken garanti olan iki yıl yerine, üreticinin ve satıcının onarımdan sonra ek bir yıl garanti vermesini talep edecek.
Ev aletleri üreticilerinin artık tamiri mümkün olmayan ürünler üretmesine, tamir atölyeleri ve satıcıların bunları tamir etmesine artık izin verilmeyecek.
AP'nin baş müzakerecisi olan Avrupa Parlamentosu Sosyalistler ve Demokratların İlerici İttifakı Grubu’ndan René Repasi, kesin bir şekilde şunları belirtti:
“Amacımız, onarımın kolay erişilebilir olmasını sağlamak ve vatandaşlarımız arasında onarım hakkını teşvik etmektir. Tüm bu önlemler, piyasa ekonomisi modelinde, tüketim toplumu ekonomisinden çeşitli cihaz ve tekniklerin sürekli kullanım kültürüne doğru olmak üzere, bir değişime yol açacaktır.
Bu şekilde hem çevreyi koruyacağız, hem de tüketicilere para tasarrufu sağlayacağız. Bir ürün çalışıyor olsa dahi, tamir etmeyip çöpe attığımız için 35 milyon ton çöp oluşuyor. Bu, sürdürülebilirliğe aykırıdır ve tüketiciler, yalnızca yeni bir ürün satın almaktan ziyade daha fazla onarım seçeneği için gerçek destekle ilgilendiklerini açıkça belirtmişlerdir.”
Son yıllarda, ev aletleri arızalandığında, onarımdan ziyade değiştirmeye öncelik veriliyor ve tüketiciler, garanti süresi sona erdikten sonra ürünleri onarmak için yeterli teşvike sahip değil.
Ayrıca piyasada satılan cihazların müşterilerin güvenini haklı çıkarmadığı yönünde genel bir görüş var ve Bulgaristan’daki tüketicinin kitlesel kanaati, ekipmanların çok çabuk bozulduğu yönündedir:
“Garanti süresi olduğu sürece yapılır, 5 yıl ise, çamaşır makinesi, fırın vs, ne olursa olsun beşinci yılda arzılanıyor. Cihazları sık sık değiştirmemiz için bunun oldukça bilinçli yapıldığını düşünüyorum.”
“Kalitede düşüş olduğunu düşünüyorum. Son bir yılda, iki elektrikli cihaz (bulaşık makinesi ve çamaşır makinesi) garanti süresi dolduktan altı ay sonra arızalandı. Çamaşır makinesi son teknoloji ürünüydü ve tamiri o kadar pahalıydı ki, ikinci bir cihaz aldık ve eskisini çöpe attık.”
“ Beş yıl, eğer onun garanti süresi buysa, beş yıl çalışır ve bozulur. Fırınımın contası koptu ve buhar çıkıyordu. İngiltere'de yaşayan oğlum, bana evrensel bir ürün aldı. Burada bu sarf malzemesini satın alabilecek hiçbir yer yok,fırın ise tanınmış bir marka ve sadece 5 yıllıktır.“
“Üreticilerin kendileri de aletleri bozmaktan çıkarları var. Eskisi gibi, ömür boyu çamaşır makinesi satın almak diye bir şey kalmadı”.
Ve neden ömür boyu bir çamaşır makinesi satın aldığımız hissini kaybettik ve tüketicilerin sorunlarının nedenleri nelerdir? Bu soruya başkentte ev aletleri servisinin yöneticisi Atanas Stefanov'a sorduk:
“Elbette, elektronik aletler 20 yıl önceki kadar sağlam değil. Her şey arzalanıyor, çamaşır makineleri, bulaşık makineleri, ısıtıcılar, kahve makineleri, kesinlikle her şey arzalanıyor. Bunun pek çok nedeni var: Birincisi, tüketici daha ucuz bir şeyler aradığı için dolayısıyla onlar yüksek kaliteli değil ve sık sık onarım yapılması gerekiyor, çoğu durumda bunlar pahalı onarımlar. Olayların büyük bir yüzdesinde, onarım yeni bir cihazın fiyatına yaklaşmakta, hatta onu aşmaktadır. Oldukça mantıklı olarak müşteriler yeni bir tane almaya karar veriyor.”
Onarım hakkı nasıl teşvik edilebilir?
“Yedek parçaların fiyatlarını düşürmek, cihazları tamir edilebilir hale getirmek, belirli cihazların tüm birimlerini değiştirmemek gerekir, çünkü olayların büyük bir yüzdesinde, cihazın çalışması için ayrı satılmadıkları için hemen hemen her şeyin değiştirilmesi gerekir. Bir örnek verecek olursak, bu çamaşır makinesi kazanlarıdır, eski çamaşır makinelerinde rulmanlar değiştirilebilri, yenilerinde ise değiştirilemezler.O zaman çamaşır kazanı tamamen değiştirmek zorunda kalıyoruz, ki bu da para olarak yeni bir çamaşır makinesinin fiyatına yaklaşıyor.Yedek parçalar son derece pahalıdır. Üreticilerin yedek parça fiyatlarını düşürmesini ve cihazları çalışır hale getirmesini sağlayacak bir yol göremiyorum.”
BNR'ye konuşan "Piyasa Kontrolü" Genel Müdürlüğü Müdürü İgnat Arsenov,Tüketiciyi Koruma Komisyonu'nda satın alınan elektrikli ev aletlerinin garantileri ile ilgili şikayetlerinen sık karşılaşılanlar arasında olduğunu söyledi.
“ Bulgaristan’daki tüketiciler, çoğu zaman ürünün değiştirilmesini istemeyi tercih ediyor, çünkü ürün bozulduğunda kaliteli bir şekilde tamir edilip edilmeyeceğine, bu ürüne güvenip güvenemeyeceklerini bilmiyorlar, çünkü garanti süreleri doluyor.Bu direktifle, özellikle garanti süresinin sonuna yaklaşıldığında, onarıma 12 ay daha ek süre verilerek, tüketicilerin cihazı atmak yerine onarım talebinde bulunmalarının teşvik edileceğini düşünüyorum. Bu hak, garanti süresi sona erdikten sonra da geçerli olacaktır. Direktifin gerekliliği bunun makul fiyatlarla yapılmasıdır ancak direktifin amacı hiçbir durumda fiyatları sabitlemek veya kontrol etmek değildir. Daha ziyade buradaki amaç insanlara başka bir seçenek sunmaktır.”
Hizmet ağının yeterli olmadığı durumunda, Bulgaristan’da neler uygulanamaz halde olacak?
“ Direktif gerekli garantileri iki yönde sağlamaktadır. Bir yandan tamir atölyeleri, onarımın bize ne kadara mal olacağı ve neleri kapsayacağı konusunda bilgi içeren tek bir Avrupa formu vermek zorunda kalacak.Öte yandan tüm garanti hizmetlerinin yayınlanacağı tek bir Avrupa platformu da bulunacak. Bulgaristan'da tamir atölyeleri yeterli değilse, bu direktif ek istihdam yaratarak bu tür işletmeleri teşvik edecektir. Aynı zamanda tüketicilerin bir seçeneği de olacak çünkü bu platform Bulgar değil Avrupalı olacak. Bu, örneğin Romanya veya Yunanistan'daki bir tamirhanenin çok daha erişilebilir olabileceği anlamına geliyor.Biliyoruz ki, ulaşım hizmetleri de giderek kolaylaşıyor. Bu şekilde, tüketici, Bulgaristan'da uygun bir tamirhane bulunmadığından veya daha uygun bir teklifi seçebildiğinden, ürünün tamir edilebileceği bir tamirhane bulabilir.
Burada söz konusu olan örneğin, Ruse’den bir tüketici için cihazı Bulgaristan'ın başka bir büyük şehrine değil Bükreş'e göndermenin çok daha kolay olabilmesidir.”
Birkaç hafta içinde "Tamir Hakkı" Direktifi kabul edilip yayımlanacak ve üye devletlerin bunu benimsemeleri için iki yılı olacak. Dolayısıyla Bulgaristan’daki tüketiciler, direktifin en erken Mart 2026'da Bulgar mevzuatının bir parçası olmasını bekliyor.
Avrupa Tüketici Merkezi Müdürü Sonia Spasova, direktifte yer alan tüm kuralların İnternet üzerinden satın alınan ev aletleri için de geçerli olacağını söyledi:
“Umuyorum ki, ilgili ulusal mevzuatların yürürlüğe girmesiyle tüketiciler, sevdikleri, kendilerine iyi hizmet ettiğini bildikleri cihazları daha fazla kullanma fırsatına sahip olacak ve tamir edildikten sonra da bu kullanım devam edecek. Ürünlerin onarılmasına ilişkin bu hak, ürünlerin yerel olarak veya çevrimiçi olarak satın alınmasına bağlı olmayacaktır. Önemli olan Avrupa Birliği'ne kayıtlı bir satıcıdan alınmış olmasıdır.”
Yeni mevzuatla birlikte üreticilerin nasıl yedek parça üretmeye, fiyatlarını düşürmeye ve tamire uygun hale getirmeye zorlanacağı konusunda şüphe duymak oldukça doğaldır. Pragmatik görüşün ötesinde Tamir Hakkı Direktifi, Yeşil Anlaşma olarak adlandırılan daha geniş bir bağlam ve genel atık azaltma politikası çerçevesinde oluşturulmuştur. Avrupa Komisyonu'nun ilk tahmini, Tamir Hakkı Direktifi'nin uygulanmasının 15 yıl içinde yaklaşık 18 milyon ton Karbondioksit tasarrufu sağlayacağını ve tüketicilere ise 176 milyar avro tasarruf sağlayacağını gösteriyor.
"Dünya İçin" Derneğinin "Sıfır Atık" ekibinin bir parçası olan Evgenia Tasheva'ya göre, büyük ölçekli değişimin gerçekleşmesi uzun yıllar alacak:
ашева
“Burada da bu üreticilerin kârına dayalı, daha fazla ürünü daha hızlı satmaya dayalı mevcut yönetim modelinden geçişten bahsediyoruz.
Bu modelin kesinlikle değişmesi gerekiyor ve bunlar AB'nin daha yeşil tasarımlar için benimsediği tüm bu düzenlemelerle attığı adımlardır, çünkü uzun zamandır maalesef sadece konuşuldu ama umarım yeni tip ekonominin uygulamasını giderek daha fazla göreceğiz.
"Kiralama" modeli sıklıkla sunulur, yani kullandığımız nesnenin sahibi olmaktan çıkıyoruz. Bizimle kalıyor, bizim için çalışıyor ama aslında üretici bize hizmeti satıyor ve o hizmeti düzenli tutma sorumluluğuna sahip. Bu şekilde, bir şey kırılırsa çok karmaşık olmayacak, üreticinin bunu tamir etmesi ve size geri göndermesi gerekecek. Ve aslında, üreticilerin donanımın sahibi oldukları ve artık sahibi olmadığımız, abone olduğumuz hizmeti bize sundukları ortaya çıktı.“
Evgenia Tasheva, Tamir Hakkı Direktifi’nin doğru yönde atılmış bir adım olduğunu ve ülkemizin bu direktifi belirlenen süreler içerisinde uygulamaya koymasını umduğunu belirtiyor:
“Bu, yalnızca ülkemizde değil, şu anda dünya çapında en hızlı büyüyen atık akışlarından biridir. Ev aletlerinin garanti süresi dolduktan hemen sonra hızla eskimesi veya bozulması gibi hoş olmayan durumlara hepimiz aşinayız.Ne yazık ki, elektronik, elektrikli aletler gibi,bu kategorilerdeki çok çeşitli tüketici ürünleri aynı zamanda çok büyük miktarda toksik, bazıları nadir ve pahalı olan belirli elementler içeriyor ve bunlardan bazıları nadir ve pahalıdır ve çöpe gitmeleri yazık olur. Tamir Hakkı Direktifi doğru yönde atılmış bir adımdır. Umuyorum ki, Avrupa düzenlemelerinde sıklıkla olduğu gibi, olağan iki yıl veya daha fazla beklemeden, daha hızlı bir şekilde yürürlüğe girecektir. Tabii ki, burada kontrol çok önemli. Sonuçta biliyoruz ki, kanunlarda çok güzel şeyler yazılı ama pratikte süreci denetlemesi gereken kurumlar başarısız olunca bunlar her zaman işe yaramıyor.Maalesef, bu durum sadece bu tür atıklar için değil, ülkemizde atık alanında da bilinen bir sorundur.”
Çeviri: Şevkiye Çakır
Bu haber, AB “Euranet Plus” Radyo Ağı çerçevesinde hazırlanmıştır. Haberin orjinalini buradan dinleyebilirsiniz.
Dünyaca ünlü keman sanatçısı ve Amsterdam Kraliyet Concergebow Orkestrası Baş Kemancısı Vesko Pantaleev – Eschkenazy, Bulgaristan Radyosuna konuşurken “Oy verme hakkımı kullanabiliyor ve bunu yapmamın mümkün olduğu bir yerde bulunuyorsam sandık başına..
Bulgaristan Ulusal Radyosu BNR’nin muhabiri Mariya Petrova, Edirne’de 27 Ekim seçimleri öncesi herhangi bir gerginlik yaşanmadığını ancak Bulgaristan’daki siyasi duruma ilişkin güçlü bir hayal kırıklığı olduğundan bölgede aktif oy kullanma..
Rodoplarda büyük bir köy olan Ribnovo yıllar içinde çok farklı ve değişik olan düğünleriyle gündeme geliyor. Ribnovo geleneksel düğün ve gelin yüzünü boyama ve süsleme tekniği UNESCO dünya miras listesinin “yaşayan insan hazineleri” listesine aday..