19 Haziran’da Bulgar Ortodoks Kilisesi, en değerli Bulgar miraslarından biri olan “İstoriya Slavyanobolgarskaya” (Slav Bulgar Tarihi) eserinin yaratıcısı Bulgar eğitimci Paisiy Hilendarski’yi anıyor.
Aynaroz rahibi, Bulgaristan için Osmanlı yönetiminin zorlu tarihi döneminde, hayatlarını Bulgar dilinin ve kültürünün korunmasına adayan, Bulgar kilisesi, tarihi ve kültürü için önemli isimlerinden biridir. Paisiy Hilendarski, Bulgar halkının ulusal kimliğinin korunması için iki temel unsurun kültür (tarih) ve dil olduğuna inanmıştır. Tam da bu nedenle tarihçiler ve araştırmacılar onu Bulgar dirilişinin kurucusu, halkı uyandıran ve ulusal kurtuluş fikirlerinin temsilcisi olarak görmektedir. Aziz Paisiy Hilendarski, Bulgar tarihini koruma çabalarıyla, Bulgar ulusal kimliğinin ve kültürünün en önemli sembollerinden biri olmaya devam ediyor.
1962 yılında Bulgar Ortodoks Kilisesi’nin Kutsal Sinodunun yazılı eylemiyle aziz olarak ilan edildi.
Ortodoks Kilisesi, 20 Aralık’ta Aziz İgnatius gününü kutluyor. Bulgarların halk takviminde İgnajden olarak adlandırılan bu günde Meryem ananın doğum sancılarının başladığına inanılıyor. Bu inanış “İganjden’den Noel’e kadar Meryem ana acı çekti”..
Kelime anlamı itibarıyla “dönmek, geri dönüş, dönüş yapmak, rücu etmek” anlamlarına gelen tövbe kavramı, dinî literatürde mezmûm/zemmedilen, yerilen, kötü ve olumsuz şeylerden vazgeçip övülen, güzel ve olumlu şeylere yönelmek şeklinde tarif edilmektedir...
Bugün Ortodoks Kilisesi, Meryem Ana’nın annesi Azize Anna’nın hamileliğini kutluyor . Tanrı doğuran bakire Meryem’in kutsal ebeveyni Aziz Yohakim ile Azize Anna’nın uzun yıllar boyunca çocukları olmaz . Kişisel acılarının yanı sıra, çocuk..