Nüfusu 50 000’in üzerinde olan şehirlerde yaşayan 25-55 yaş arası kadın ve erkekler arasında yapılan anket sonuçlarına göre, Bulgaristan vatandaşlarının yüzde 76’sı uyku sorunu yaşıyor. Her üç kişiden biri gece iki defadan fazla uyanıyor, sabah çok erken saatlerde kalkıyor ve kendini nadiren dinlenmiş hissediyor. Bu oranın yüksek olmasının nedenleri şöyle sıralanabilir: stres, bitkinlik, yetersiz fiziksel hareketler ve iş yerinde gergin ortam.

Bulgaristan vatandaşları sağlıklı bir uyku için önerilen yedi saatten yaklaşık yarım saat daha az uyurlar ve ne yazık ki uyku kalitesi yaşla birlikte kötüleşiyor. Bu durum kadınlar arasında daha yaygın. Erkeklerin yüzde 29’u gece bir defadan fazla uyanır, kadınlarda ise bu oran yüzde 36. Her beş kişiden biri uykuya dalmakta güçlük çekiyor ve yüzde 11’i kabus görüyor. Ankete katılanların yüzde 12’si mükemmel uykuya sahip olduğunu düşünüyor. 

Araştırma sonuçlarına göre uyku kalitesi ile sağlığımız, ruh halimiz, yattığımız yatak, yediğimiz yemek, çevremizdeki insanlarla ilişkilerimiz ve gün içindeki ruh halimiz arasında doğrudan bir ilişki var. Uykuyla sorunu olan kişiler neredeyse iki kat daha fazla can sıkıntısı, kaygı ve bir tür fiziksel acı yaşıyor.

Psikolog İrina Damyanova uyku hakkında şunları söyledi:

“Bir uzman olarak 7 ile 8 saat arasında olması gereken uyku miktarının yanı sıra uyku kalitesinin de çok önemli olduğunu söyleyebilirim. Kaç saat uyku olduğunun dışında kişinin rahat uyanıp uyanmadığı, gece kaç kez uyandığı, çok erken uyanıp uyanmadığı önemlidir. Bazı insanlara 7 veya 8 saat uyku yetersiz gelebilir. Vücut her iki durumda da dinlenemez.  Psikoloji alanında, herhangi bir psikolojik sorun veya çok fazla streste ortaya çıkan ilk belirtilerden biri, tam olarak uykunun kötüleşmesidir” dedi.

Araştırma verilerine göre, sorunsuz uyuyan kişilerin yüzde 18’i üzüntü yaşarken, uykusu bozulan kişilerde bu duygu yüzde 46’sında ortaya çıkıyor. Uyku sorunu olmayan kişilerin yüzde 12’i öfke hissederken, uykuda sorun yaşayanlarda öfke hissedenlerin oranı yüzde 39’a yükseliyor. Umutsuzluk hissi ise uyku sorunu olanların yüzde 29’da görülürken, derin uykuya sahip olanlarda bu oran yüzde 8.

Anket sonuçları çok sayıda kronik hastalık ile uyku sorunları arasında doğrudan bir bağlantı olduğunu gösteriyor. Hipertansiyon, endişe, melankoli ve migren gibi rahatsızlıkları olan kişiler, sağlıklı kişilere göre daha fazla problemli uykuya sahip.

Sonuç olarak, uyku süresine ve kalitesine dikkat etmemiz son derece önemlidir. Hangi koşullarda ve nerede uyuduğumuz, her birimizin sağlığı üzerinde ciddi sonuçları olan önemli detaylardır.

Derleme ve çeviri: Bedriye Haliz

Kaynak: BNR Vidin Radyosu