İlk güneş ışınlarının Bulgar topraklarına dokunduğu yerde Bulgar Karadeniz kıyısının doğal güzelliğini koruyan az sayıdaki mekânlarından biri bulunur. Kamping yapmayı ve sıra dışı meceraları sevenleri cezbeden Şabla kasabası dalış ve balık avının yanı sıra vahşi doğanın içinde kayalıklara tırmanma ve bisikletçilik olanakları da sunuyor. Kalabalık deniz beldeleri ve süslü lüks otellerden uzaklarda yer alan bu mekânda zamansızlık hissi Avrupa uygarlığının doğduğu eski zamanlara kadar unutulmaz bir seyahat öneriyor. Seyahatimiz, şimdi Yerşil eğitim merkezinin içinde yer aldığı Şabla’nın en eski binalarından okul binasından başlıyor. Bölge için kültürel ve tarihsel önemi olan mimari anıt niteliğindeki Eski okul binası yeniden düzenlenip eğitim çalışmalarının yanı sıra farklı kültürel etkinliklere de uygundur.Yeşil eğitim merkezi yöneticisi Daniela Todorova, okul binasına dair öyküsüne şöyle başladı:
„Güzel olmasından başka okul binası yerli insanlar için özel bir önem taşır. Geçen yüzyılın 80’li yıllarına kadar bu bir okul binasıydı ve neredeyse her Şablalı öğrencilik yıllarınıı burada geçirmiştir. Yeşil merkezin okul binasında sürdürülen eğitim geleneklerini devralıp Karadeniz kıyısına çıkan Dobruca’nın kültür ve tabiat güzelliklerini yaygınlaştıran çalışmalarla sürdürdüğünden mutluyuz.“
Yeşil merkezin İnternet salonunu ziyaret edenler, çevrimiçi gözetim sistemi sayesinde Şabla göllerinde yaşayan su kuşları ile doğrudan temas kurabilirler.
Yeşil Eğitim Merkezinde bölgedeki tüm turistik yerler hakkında bilgi veriliyor, çocuklar için çevrecilik okulları düzenleniyor.Merkez salonlarından bir kısmında Dobriç bölge tarih müzesi tarafından sağlanmış fevkalade güzel koleksiyonlar yer alıyor. Bunlarda Durankulak Gölü’ndeki Büyük adadan bazı bulgular tanıtılıyor. Orada, Dobruca ve Aşağı Tuna bölgesi için kayda değer mimari kompleks bulunuyor. Daniela Todorova, Maden Taş çağından kalma höyük tepeyi konuşurken: ‘Bu, evrensel önemi olan bir mimari komplekstir’ diyor ve şunları ekliyor:
„Burada 7 bin yıl öncesi bir kültür oluştu. İsa’dan önce 6.- 5. yüzyılara tarihleniyor. Bu çağdan kalma orijinal artefaktları gösteriyoruz. Aslında bu büyük adada Avrupa’nın ilk taş mimarisi görülebilir. Bu, olağanüstü bir şeydir, çünkü söz konusu kültür kadim Mısır ve Mezopotamya’dan önce oluşmuştur. ‘Hamancı’adlı bu kültürün bunu izleyen Varna bölgesindeki kültürle jenetik bağlantısı var. “
Daniela Todorova’nın tabiri ile dünya çapında altını ilkin işlemeye başlayan bir kültür söz konusudur. O çağdan kalma seramik eşyaların estetik değeri yüksektir. ‘ Avrupa’nın başlangıç noktası burasıdır’ diyor bayan Todorova ve öyküsünü şöyle sürdürüyor:
„Bulgaristan’ın iyi bilinmeyen bu Kuzeydoğu kesimini tanıtmak için elimizden geleni yapıyoruz.Şabla’nın Tülenovo çevresindeki kayalıkları da çok güzel. Aynı zamanda diğer kıyı yerlerimize özgü değildir. En eski deniz feneri de topraklarımızda bulunuyor. Şabla’ya gelen ziyaretçi ardından Kavarna ve Balçik belediyelerine de gidiyor. Bölgemiz güzel, zengindir. Şabla’daki Yeşil eğitim merkezi yöneticisi olarak gezdirdiğim turistler her zaman büyülenmiş, yeni bilgilerle donatılmış olarak buradan ayrılır.’
Yeşil eğitim merkezi etrafındaki park yüzyıllık ağaçlarıyla ziyaretçileri yakan güneşten koruyan bir vaha gibidir. Peyzaj düzenlemesine dahil edilen üç kaya bahçesinde yerel bozkır florası tanıtılırken, iki gölde Şabla’ya özgü bitkiler görülebilir.
Derleyen: Darina Grigorova
Çeviri: Neli Dimitrova
Nikopol (bir zamanlar Niğbolu) kentini “Asırların şehri” olarak adlandırıyorlar. Roma İmperatoru Marc Avrelius döneminde 169. yılında, yani 2. yüzyılda ortaya çıkan kent, 629 yılında Bizans İmperatoru Nikifor 3. Foka tarafından ele geçiriliyor...
Doğu Rodoplar’ın büklümlerinde saklı olan Pçelarovo köyünde anlatılan rivayete göre eskiden bölgede bulunan asırlık meşe ormanları ve ceviz ağaçlarının kovuklarında yaban arıları kendilerine yuva yaparmış. Köyün adından da anlaşılacağı üzere..
“Kabak diyarı” olarak bilinen Sevlievo’da Sonbahar Panayırı kapsamında düzenlenen Kabak Festivali, “Renkli Kabak Düşleri” adı verilen eğlenceli atölye ile başladı. Belediye Başkanlığı tarafından gelenek üzerine her yıl düzenlenen şenlikler,..
Yantra nehri Koca Balkan’da deniz seviyesinden 1220 mt yükseklikte doğar ve Gabrovo ile Veliko Tırnovo şehirlerinden geçerek, pitoresk vadiler ve..