Avrupa Birliği’nde ekonomik kriz sonuçlarının giderilmesi ile ilgili gündemde olan esas konu, nüfusun istihdam edilmesi olmakta. Pandeminin başından bu yana binlerce işletme kapatıldı, milyonlarca Avrupalı işinden oldu, çoğu insan sosyal ve özel hayat modelini değiştirmek zorunda kaldı.
2020 yılının sonu itibari ile işsiz kalanların sayısı 16 milyon olmak üzere önceki önceki yıla göre 2 milyon kişi ile arttı. Endişe verici olan bu istatistik verilerinin ardından sayısız insan kaderi var.
Toplumun en hassas ve en yoksul üyelerini en kötü vuran pandemi, sosyal eşitsizliği de artırdı. İstihdam problemine mesleki kalifiye konusu, yeni kalifiye edindirme ve krizin tüm olumsuz neticelerinin giderilmesinde kimsenin desteksiz kalmaması için sosyal hizmetlerin gerekliliği konusu da ekleniyor.
Eşitsizlikle mücadele, gençler arasındaki işsizlik ve yoksulluk, Avrupa Parlamentosu’nda ele alınan Avrupa Birliği’nin Toparlanma Planı ve Çok Yıllı Finansal Çerçevesinde esas öncelikler arasında.
AB Komisyonu istihdam ve sosyal haklardan sorumlu üyesi Nicolas Schmit “Krizin üstesinden gelmemiz için eğitim ve yeni kalifiye edindirmeye yönelik istihdama ihtiyaç var” sözlerini kullandı ve şöyle devam etti:
“Mevcut kaynakların ve kısaca SURE olarak bilinen Avrupa Geçici İstihdam Aracı’nın kullanılması yolu ile kendi kendini istihdam eden kişilerin desteklenmesine yönelik şemalar uygulandı. Avrupa İstikrar Mekanizması kapsamında sağlık hizmetlerine 240 milyar avro yatırıldı. Buna rağmen işsizliğin artışı sadece geciktirildi ve probleme kalıcı çözüm getirilemedi. Sektörlerin birçoğu uzun zaman toparlanamayacak, işletmeler finansal sıkıntılar çekecek. Geçici istihdam şemaları bundan sonraki dönemde de korunacak, fakat bununla birlikte insanlara eğitim verilmesi ve yeni nitelik edindirilmesi yönündeki çabalar da sürecek. Önümüzdeki dönemde rekabet gücünün artması, yatırım ve reformların yapılması ve istihdama yönelik kabiliyetlerin oluşması için gerekli şartları sağlamamız lazım. Sosyal ve ekonomik anlamda bu krizden daha güçlü çıkmamız için bunlar kilit önem taşıyor” şeklinde konuştu AB Komisyonu üyesi Nicolas Schmit.
Avrupa Parlamentosu kürsüsünden konuşan Avrupa Halk Partisi grubundan Bulgaristan vekili Radan Kınev ise kendi kendini istihdam kişiler ve küçük aile şirketlerine daha büyük korumanın sağlanmasına çağırdı.
“Korona krizinden en büyük ölçüde etkilenen ve yoksulluk içinde yaşayan vatandaşlara AB tarafından ek yardımın sağlanmasını konuşuyoruz. Ben dikkatinizi problemin diğer yüzüne de çekmek isterim. Kriz sonucu onlarca bin ailenin bu saatten sonra da yoksulluğa düşmesi ihtimali. Pandemi serbest meslek uygulayan sanatçıların, kendi kendini istihdam edenlerin, küçük şirket sahiplerinin ekmeğini elinden aldı. Düne kadar orta sınıfın temsilcisi olan bu kişiler şimdi gelirden yoksun olup, kredilerini kapatamaz borçlarını ödeyemez duruma gelmiş bulunuyor. Bu vatandaşlar maalesef Bulgaristan’ın da dahil olduğu bazı AB devletlerinde ekonomik önlemlerin kapsamı dışında bırakıldı”.
AB’nin 1 trilyon 800 milyaravro tutarındaki Çok Yıllı Mali Çerçevesi (2021-2027), yatırımların ve büyük sosyal reformların yapılmasını öngörüyor. Aynı zamanda Avrupa’da mevcut bir sorun ve vatandaşlara insana yaraşır bir hayat tarzından yoksun bırakan bir olay olan isithdam şartlarında yoksulluk var olmaya devam ediyor.
Çalışanların yoksulluğuna güvensizlik ve işyerini kaybetme korkusu da eklendi. Bu durum, Mayıs ayında Portekiz, Porto’da yapılacak zirvenin konusu olacak. Zirvede yeni nesil sosyal hedefler somut hal alacak.
Çeviri: Tanya Blagova
Moldova'nın AB üyeliğine ilişkin, ülke Anayasası’na yazılacak stratejik bir hedef olan referandumun sonuçları, her ne kadar Avrupa şüphecilerine “kıl payı” yaklaşsa da, ülkenin Avrupa yanlısı bakış açısını güçlendirdi. Ancak..
Sofya’da 28 Kasım 1938’da yayınlanan “Besarabya Bulgarları” gazetesinin tek sayısında “Besarabya Bulgarları, Bulgar halk cüssesinin, Bulgar manevi ve kültürel birliğinin ayrılmaz bir parçasıdır ve böyle kalacaklar, zira aramızdaki bağ güçlüdür”..
“Hak ve Özgürlükler İttifakı” , Türkiye’de Bulgaristan’daki erken Parlamento seçimleri için kullanılan 48 000'den fazla oydan yaklaşık yüzde 65'ini ikna edici bir şekilde kazandı. Bu, 46495 kişinin oy kullandığı Haziran seçimlerine nazaran biraz..