Azerbaycan'daki Bulgar toplumunun büyük bir kısmı, 20. yüzyılın başlarında, zengin bir tarihe sahip, ülkenin en büyük ikinci şehri olan Gence'ya taşınır. Bulgar Mariya Hüseynova:
"Bulgar toplumu, tüm bu yıllar boyunca dili, kültürü ve geleneklerini muhafaza etti. 1989 yılındaki nüfus sayımı, burada resmi olarak 289 Bulgar'ın yaşadığını gösterdi. Şu anda istatistikler güncelleniyor " diyor ve şunları ekliyor:
"Ben Gence'de büyüdüm ve kendimi her zaman bir Azerbaycanlı Bulgar olarak tanıtıyorum. Büyükannem bana Panagürişte'de yaşadığımızı, atalarımızın Besarabia üzerinden Ukrayna'ya göçettiğini ve birkaç Bulgar yerleşim yerinin bulunduğu Zaporojye bölgesine yerleştiğini anlatırdı. Maria ayrıca teyzesini de hatırlıyor: "Çok güzel şarkı söylerdi, ben onun söylediği Bulgar şarkılarıyla büyüdüm."
Maria Hüseynova, Kiev Üniversitesi Felsefe Fakültesi'nden mezundur. Şu anda başkent Bakü'de yaşıyor, ancak Azerbaycan'daki Bulgar toplumunun ruhunu koruyan ve birleştiren sıcak bir kalp olmaya devam ediyor. Uzaklarda olan Bulgarlar orada da geleneksel Bulgar bayramlarını kutluyorlar, özellikle eski mutfak geleneklerini koruyorlar. Mariya, "Ben de Bulgar poğaçası yaparım, ama ona burada blin deniyor.”
Mariya şunları paylaşıyor:“Gence, Karadeniz başkentimiz Varna ile kardeş şehirdir. Ama burada da Bulgar kulübü yok, Bulgar okulu yok. Bulgar toplumu Maria Hüseynova'nın evinde toplanıyor. Mariya da onları ziyaret ediyor. "Gence'da doğan Bulgarlar emekçidir. Bilim alanında doktora yapmış biri var, bir iş adamımız, pedagoglarımız, hekimlerimiz var. Sık sık düşüncelerimizde Bulgaristan'a dönüyoruz ".
Mariya birçok kez tarihi vatanını ziyaret etti. Panagürişte, Varna, Plovdiv, Burgas, Sofya'yı biliyor. Bulgaristan’da en fazla neler dikkatini çekiyor?
"Bu soru üzerinde çok düşündüm. Şahsen ben her şeyden - insanlar, yemek ve kültürden - etkilendiğimi söyleyebilirim. Çocuklarıma ve Bulgaristan'ı ziyaret eden diğer insanlara aynı soruyu sorduğumda, herkes değişik cevaplar veriyor. Kızım, insanlar dedi. Torunum yemekleri. Başkaları ülkenin güzelliğinden etkilenmektedir. Ancak herkes oybirliğiyle: Bulgaristan ile ilgili her şeyi seviyoruz, diyorlar."
2005 yılında Maria Hüseynova, eski bir hayalini gerçekleştirdi: Azerbaycan ve Bulgaristan'ı birleştirmek. Azerbaycan-Bulgar dostluğunun gelişmesine yardım derneğini kurdu. Aynı yıl Azerbaycan, Bulgaristan ve Ukrayna'da dağıtılan Bulgarca çıkan "Akord" dergisini yayınlanmaya başladı.
Sofya Üniversitesi'nde Azerbaycan Dili ve Kültürü Merkezi açıldı. Bakü'deki Slav Üniversitesi'nde Bulgar Bölgesel Bilimi fakültesi açıldı. Ona bağlı Bulgar Dili ve Kültürü Merkezi de var. Mariya devam ediyor:
“İşbirliğimiz çok verimli. Bulgaristan'a geldiğimde bana anlayışla, ilgiyle, saygıyla davranıyorlar, Azerbaycan'daki Bulgarların hayatıyla ilgileniyorlar. Yurtdışı Bulgarlar Ajansı da bize yardımcı oluyor. Bize gerçekten ihtiyacımız olan halk oyunları giysileri ve Bulgaristan hakkında, ülkenin bayrmları hakkında kitaplar sağladılar. Minnettarlığımı ifade etmek istiyorum. Bu hediyeleri her zaman burada ve Ukrayna'da yaşayan Bulgarlarla paylaşmaya çalışıyorum."
Çeviri: Müjgan BaharovaSüredurum seçimler. Yarın her şeyin yoluna gireceğini ve dört yıl sonra seçimler vesilesiyle sizinle haberleşeceğimize dair son damla umutla dolu seçimler. Politikacılardan, kendimizden ve oy vermeyen diğer insanlardan gelen üzüntüyle dolu..
Büyük Britanya’da yaşayan ve vatandaşlık görevini yerine getirmek üzere bu seçimlerde de Bulgaristan’ın Londra Büyükelçiliği’nde kurulan seçim sandığına giden Zdravka Vladova -Momcheva, Bulgaristan Radyosuna konuşurken “Birlik ve beraberliğe muhtacız”..
Almanya’da Bulgaristan vatandaşları 66 seçim sandığında oy kullanabilir . Berlin’de her birinde makineli oylama olan beş seçim sandığı var. Seçim günü sorunsuz ilerliyor . Bulgaristan Radyosu’na konuşan Berlin’deki seçim sandığı üyesi Marin..