Bulgaristan Sosyalist Partisi’nin (BSP) hükümete güven oylamasının başarılı ya da beklendiği gibi başarısız geçmiş olmasına bakılmaksızın protestolara çıkanlar sokak ve meydanlarda kalıp yalnız hükümetle başsavcının istifaları ile sınırlı kalmayan hedeflerini belirtiyor. Halkın siyasi partilere bağlı olmayan memnuniyetsizliği devletin demontajı talepleriyle 30 yıllık bir süre sonra 10 Kasım gelişmelerine bir gönderme yapıyor.
Politolog Evgeniy Daynov Bulgaristan Radyosu’na açıklamasında şöyle diyor:
“İki protesto olayı arasında güçlü bir benzerlik görülüyor. Bu, yasalara uyulan, sorun çözümleri güç kullanımı ve bastırmakla gerçekleştirilmyen normal bir Avrupa devletinde yaşamak isteyen insanların uygar protestosudur. Bu uygar kişiler barbarlar tarafından yönetilmesini istemiyor ve bu protestolarına çok büyük güç, direnç ve kalıcılık veriyor.”
Evgeniy Daynov’a göre Büyük Halk Meclisi’nin çağrılması talebi zor gerçekleştirilebilir. Daynov, Bulgaristan dışında bütün Doğu Avrupa devletlerinin yaptıkları gibi, bu değişikliğin yeni Anayasa olmadan yapılabileceğini düşünüyor.
Gallup İnternational’dan sosyolog Svetlin Taçev, sol güçlerin Meclis’e sunduğu güvenoyu önergesinin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından iktidardaki GERB Partisi’nin iktidarda kalmak için elinden gelen her şeyi yapacağı yorumunu yaptı.
Svetlin Taçev Bulgaristan Radyosu’na açıklamasına devamla şöyle konuştu:
“Hükümet, Cumhurbaşkanı Rumen Radev’in kuracağı geçici hükümet olmaması için istifa etmek istemiyor. Protesto baskısının korunup korunmayacağı da önemli, çünkü hükümet yalnız bu biçimde çekilmek zorunda kalacak. İktidar tarafından ilan edilen sözde hükümet reformları şu an en gerçekçi görünüyor. Başka bir varyant şimdiki Halk Meclisi görevdeyken bir uzman hükümeti kurulmasıdır.’
Evgeniy Daynov, hükümetin, Cumhurbaşkanının geçici hükümet kurma tehlikesi yüzünden istifa etmeyeceği gerekçesiyle ilgili olarak kesin görüşünü şöyle ifade etti:
“GERB, ebedi olacağını iddia ettikleri, Rumen Radev’in bütün iktidarı elinde tutacağı ve Bulgaristan’ı hazıra konan Ruslara sunacağı ‘geçici hükümet’ korkuluğunu kullanıyor. Bunlar, bizi ahmak sayan insanların saçmalıklarıdır. Bir geçici hükümetin işlev ve yetkileri çok açık bir şekilde belirlenmiştir. Birincisi, böyle bir hükümet Meclis olmadan çalıştığı için yasalar geçiremez. İkincisi, onun görevi seçimleri düzenlemek. Üçüncüsü, Rumen Radev’in kurduğu bir geçici hükümetimiz artık oldu ve kendisi seçimleri bu kadar güzel seferber etti ki, GERB’i yendi.”
Yakın gelecekle ilgili olası senaryo nasıl olabilir acaba?
Evgeniy Daynov şu cevabı verdi:
Boyko Borisov siyasi kariyerinin sonunda bulunuyor. Bu, yüzünden, yürüyüşünden, jestlerinden belli. GERB’in sönmüş, kuvvetten kesilmiş bir liderle varlığını sürdürebileceğini zannetmiyorum. Partisi, şimdi bile meydana gelenlerin siyasi faturasını ileride ödeyecek. HÖH ve Delyan Peevski, Plamen Oreşarski ile yaptıkları gibi hükümete el koyuyor, bütün bakanlıklar başbakana boyun eğmiyor. Bu bakanlıklar Boyko Borisov ve GERB’ten bağımsız olduklarını ilan ettiler. Başkaları da var- sağlık sektörü, ormanlar, gıdalar HÖH’nin denetimi altında. Bu bağlamda GERB’in HÖH’nin bir iç darbe yapmasına, gerçek iktidarı eline almasına izin vermiş, artık bitmiş bir liderle seçimlere katılımı çifte bir ağırlığın altında geçecek.”
Svetlin Taçev’in tahmini şöyle:
“Erken seçimler durumunda GERB muhtemelen yine birinci siyasi güç olacak çünkü temel muhalif güç olan BSP şu an parti içi sorunlarla yüzleşmektedir. Öte yandan şimdi oluşum halinde olan çok sayıda yeni oyuncu var ama onların seçimlere katılmaya hazır olup olmadıklarına emin değilim.”
Fotoğraflar: BGNES- arşiv
Çeviri: Neli Dimitrova
ABD başkanlık seçimleri konusunda heyecanlananlar yalnızca Amerikalılar değil , Avrupalılar da nefeslerini tutarak sonuçları bekliyor – Kamala Harris'in zaferi gerçekten tutarlı bir politika ve öngörülebilirlik getirir mi ,..
İklim değişikliği küresel bir olay olup dünyanın her köşesinde kendini gösteriyor. Bunun son örneği, İspanya’nın Valencia bölgesini vuran sel felaketi oldu. Avrupa’da son 50 yılın en feci seli olarak değerlendirilen bu doğa afetinde yüzlerce kişi..
Halkı aydınlatanlar, yalnızca şükran ve hayranlık duyulan kişiler değil, tarihimizde milli aidiyet duygumuzu uyandıran en önemli şahsiyetler olarak görürüz. Ancak “halk aydınlatan” kavramının arkasında nasıl bir arketip duruyor ve neden Halk..