İnsan, Allah'ın yeryüzünde var ettiği en şerefli varlıktır. Allah'ın insandan istediği ise bu şerefini koruyup kendisini Yaratanı tanıyıp kulluk etmesidir.
Dünya geçici bir yerdir, insanın dünya hayatı da geçicidir. Ancak ölüm sonrası hayat ebedidir, yani ölüm köprüsünden geçen insanı sonsuz bir hayat beklemektedir.
Bu sonsuz hayatın temelleri ise bu dünyada döşenmektedir. Dünya ahiretin tarlasıdır hikmetli sözü bunu ifade etmektedir.
İnsanın dünyadaki durumu bir öğrencinin sınavdaki durumuna benzer. Sıkı bir imtihandan geçmektedir. Hem de kopya, rüşvet gibi imkânlardan da mahrumdur. Elindeki tek imkân iyi bir kul olmaktır.
İyi bir kul olmanın yolu, dolayısıyla dünya imtihanını kazanmanın yolu ise doğru ve sağlam bir inançla Allah'a inanmak, Onun şanına lâyık bir şekilde emir ve yasaklarına uyup erdemli bir hayat yaşamaktan geçmektedir. Tabii, bu yol kolay bir yol değildir, zorluklardan, türlü sınavlardan geçmektedir. Ama inanç ve azim olduğunda aşılamayacak ve geçilemeyecek bir yol da değildir. Ne mutlu inanç, azim ve sabırla zafere yürüyenlere...
Cuma öğleden sonra dini konulardaki sohbetimizde Vedat Ahmet ile birliktesiniz.
Ortodoks Kilisesi, 20 Aralık’ta Aziz İgnatius gününü kutluyor. Bulgarların halk takviminde İgnajden olarak adlandırılan bu günde Meryem ananın doğum sancılarının başladığına inanılıyor. Bu inanış “İganjden’den Noel’e kadar Meryem ana acı çekti”..
Kelime anlamı itibarıyla “dönmek, geri dönüş, dönüş yapmak, rücu etmek” anlamlarına gelen tövbe kavramı, dinî literatürde mezmûm/zemmedilen, yerilen, kötü ve olumsuz şeylerden vazgeçip övülen, güzel ve olumlu şeylere yönelmek şeklinde tarif edilmektedir...