Ruslan Yordanov, gazetecilik ve dijital marketing olmak üzere iki üniversite diplomasına sahip. Gazetecilik mesleğine 25 yılını vermiş, bunlardan 8 yılı en büyük turizm şirketlerinde dijital pazarlama uzmanı olarak geçti. Ruslan Yordanov, hem yurt içi, hem de yurt dışı turizmi çok iyi tanıdığı için bundan 2 yıl önce önemli bir adım atıyor ve özel bir ajans kuruyor:

Bulgaristan turistinin yurt içinde ve yurt dışında en ilginç ürünleri tanıma fırsatı bulabilmesi amacıyla Bulgaristan turizminin deyim yerindeyse “aynası” olacak özel bir turizm sayfası açtım - bgtourism.bg. Amacımız hem aktüel, hem güvenilir ve ilginç bilgileri sunmaktı, aynen devlet medyaları BNT ve BNR’nin yaptığı gibi.

Ruslan Yordanov, Bulgaristan Radyosuna verdiği özel röportajında çalışmalarında ağırlık verdiği üç temel kuralın altını çizdi:

Güncel, gerçek, ilginç bir medya olmaktı amacım ve son yıllarda en fazla ziyaret edilen, turizme yönelik ciddi bir medya haline geldi. Fakat burada sadece turizmi konuşulmuyor. Turizm denince birçok insanın aklına , otele yerleşme, beslenme ve tatil geliyor. Hayır, turizm, hem ekonomi , hem de mutfak, kültür, ulaşım, spor, hayat demek. Yani bu site seyahat etmeyi seven, dünyayı keşfetmeye seven insanlara yöneliktir.

Turizm, pandemi döneminde en fazla zarar gören sektörlerden biri. Bu durumdan çıkış yolları görüyor musunuz?

Evet, son aylarda turizm sektörü büyük bir darbe aldı –diye cevap verdi bgtourism.bg ajansı kurucusu ve devam etti. Tam anlamıyla turizm “durdu”. Rezervasyon yapılmadı, hala otellerin açıp açmamakta tereddüt eden otel sahipleri var, çünkü önümüzdeki yaz aylarında nasıl bir turizm sezonu ile karşı karşıya geleceğiz konusunda belirsizlik sürüyor.

Bu amaçla bundan bir ay önce bgtourism.bg paltformu, “Rezerviray v Bılgariya” konulu bir kampanya düzenledi.

Amacımız, turizm sektörüne can suyu katmak, otel rezervasyon ve hizmetlerini teşvik etmekti. Ve bu online girişimize 150 katılımcı ilgi gösterdi. Ülkemizde düzenlenen ilk online turizm fuarı, standart, alıştığımız turizm fuarlarının bir alternatifi oldu. Alıştığımız fuarlarda insanlar, fuar alanlarını ziyaret edip, gerekli bilgilere sahip oluyor ve bilgilere yerinde ulaşıyor. Fakat bu kez insanlar, hiç evinden çıkmadan , elindeki telefonlar sayesinde en ilginç ve cazip tekliflere ulaşabildi.

Bulgaristan’da güzel yerlerin, kaliteli hizmetlerinin sunulduğu ve keşfedilmeyi bekleyen turizm ürünün olduğunu göstermek istedik. Görevimizi yerine getirdiğimizi düşünüyoruz, çünkü belediyeler, turizm şirketleri, otel, restoran, turistik atraksiyonu olmak üzere 150 katılımcı vardı. Ve bu kampanyayı tamamen ücretsiz yaptık. Turizm sektörü için yeni bir fırsat doğdu”

Ruslan Yordanov, kampanyaya destek veren ünlü kişilerin olduğunu paylaşırken isimlerini teker teker sıraladı:

“Hristo Stoiçkov, Mariya Grozdeva, Yordan Yovçev ve daha birçok sevilen, sayılan ünlü kişilerden destek aldık. Kendileri bu kampanyaya destek verеrek bu ülkeye layık vatandaş olduklarını bir kez daha gösterdiler. Ruslan Yordanov bgtourism.bg sitesinin katettiği yolu şöyle anlattı:

Bir yıl zarfında 208 ülkeden 1 milyon 613 834 kullanıcı kazanmış sitemiz. Kullanıcılar, bizim sayfamıza ulaşarak yayınlanan haberleri 8 milyon 96 bin kez okumuş.Aralarında tek bir haber tam 90 bin kişi tarafından okunmuş. Çok kısa yayın hayatı olmasına rağmen bu, medyamız için bir takdirdir. İnsanların güvenini kazandığımız için de son derece memnunuz.

Şahsi görüşüme göre, turizm bir hayat tarzıdır. Bugün turizm, her birimizdir- vizyonumuz, hareketlerimiz. Bizler sadece kendimizi temsil etmiyoruz, aynı zamanda çalıştığımız işi, işverenimizi, ailemizi ve yaşadığımız ülkeyi de temsil ediyoruz.

Turizm uzmanı Ruslan Yordanov ile röportajı gerçekleştirdiğimiz saatte Bulgaristan hükümeti, Olağanüstü Sağlık Durumunu 15 gün uzatılma kararı aldı:

Bizler böyle bir ortamda yaşamaya öğrenmeliyiz. Disiplin, sosyal mesafe ve dezenfeksiyon gibi üç temel kuralı uygulamalıyız ve bunu olağanüstü halin olup olmadığına bakmaksızın yapmalıyız.

Bugün ülke turizminin daha birçok şeye ihtiyacı var, fakat şu üç kuralın çok önemli olduğunu düşünüyorum - eğitim, takdir ve gerekli tutum. Sosyal izolasyonda geçirdiğimiz bu aylar bir sınamaydı, iş verenler için, iş dünyası için ve anladık ki, bundan sonrası hiç de kolay olmayacak.

Son yıllarda ülke turizmimiz şuna alışmıştı: tur operatörler turistleri alıp otellere hazıra getiriyordu ve turistler, böylece otelleri dolduruyordu. Tek sözle otel sahipleri ve otel ekibi, otelin nasıl ve ne şekilde turistle doldurulabilir konusu hakkında mesafeliydi. O gün bugündür. Herkes, kendi yerini, kendi yolunu bulmalı, görevini yerine getirmeli, eğer rakipleri geçmek isterse.

Bulgaristan’daki otel sahipleri, gerçekten çok büyük zararlara uğradı ve otelciler, bugün girişimcilik sergiliyor, ki bu da beni memnun ediyor. Tabii ki, Bulgaristan devletinin yeni teşvik ve destek yolları bulması gerek. Ama bir tek devlete de güvenmemeli turizm sektörümüz. Elimizi kolumuz bağlayıp beklememeliyiz. Yeni ufuklar, yeni, imkanlar araştırılmalı, eğer turizm sektörünün ayakta kalmasını istiyorsak.

Görüyorum, Yunanistan, Türkiye, İspanya uyumuyor. Bizler onları sadece örnek alabiliriz. Tabii, orada turizm, çok daha gelişmiş, onların deniz kıyıları çok daha uzun. Ama eğer bizler eğitime, kalite bel bağlayarak gerekli iyi tutumu sergilersek, bizi tatil için tercih edenler eminim ki, daha sonra tekrar geri dönecek.

Ruslan Yordanov, gündeme oturan “turizm kuponlarını” da konuştuk. Kendisi, bu konuda SPA turizmine bel bağlamamız gerektiğini savundu. “Çünkü pandemi ve izolasyonda kaldığımız dönemlerde bağışıklık sistemimizin ne kadar önemli olduğunu anladık. İşte böyle bağışıklık sistemimizi güçlendirmek amacıyla SPA ve kaplıcaları kullanabiliriz ve her vatandaşa “sağlık kuponun” verilmesi taraftarıyım“ diye paylaştı.

Ruslan Yordanov, Dobriç şehrinde yaşıyor, fakat her fırsatta şehre 8 km mesafede bulunan Metodiyevo köyünü ziyaret etme fırsatını kaçırmıyor:

“Köy, benim için aile demek. Biz Dobriç şehrinde yaşıyoruz. Ama Balçik yolu üzerinde 8 km mesafede bulunan Metodiyevo köyünü her fırsatta ziyaret ediyoruz. Ben yaratıcı bir kişiliğe sahibim. Sabah erkenden geç saatlere kadar bilgisayar karşısında yoğun bir şekilde çalıştığım için bahçede tüm yorgunluğumu üzerimden atıyorum. Bana her çiçek, her meyve,her hayvan, yaşadığımız heyecan, duygular, bir nevi ilham kaynağı oluyor.

Kaynanam lavanta yetiştiriyor, bana ise 2 dekkar bahçe için domates, salata, biber, çilek fidanları yetiştirme görevi düşüyor. Çalışmaları ailece yürüyoruz ve bunu büyük bir merakla yapıyoruz. Her sebze ve meyvenin yolunu tohum aşamasından olgunlaşıncaya kadar, bahçeden tabağa kadar izliyor ve büyük bir zevkle yapıyoruz.

Bizler organik gıda tükettiğimiz için mutluyuz.

Fotoğraflar: özel arşiv, bgtourism.bg