Mayıs ayı, gülün üretildiği şehirlerimizde bayram ayı demek. Ülkemizde geleneklere sahip gül üretimi, bu yıl Covid-19 engeline takıldı.
Gül bahçelerdeki gül çiçeklerinin toplanaması riski mevcut.
Bunun altındabirkaç ana neden yatıyor: gül alımının asgari düzeye düşürülmesi, alım fiyatının çok düşük olması ve gül hasatı sırasında yaşanan işçi sıkıntısı.
Geçen yılki gül alım yeri olan Strelça şehrinde gülcüler, bu yıl alım yerini açmaktan vazgeçti, çünkü gül üreticilerinin büyük bir bölümü güllerini toplamaktan ve satmaktan vazgeçiyor.
Gül bahçesi sahibi birkadın: “Bu gidişle gülün kökünü bitireceğiz, ben artık bahçeleri işlemekten vazgeçtim” diyor ve devam ediyor:
„Sözüm ona başımızı kestiler. Protesto etsek de bizi duyan olmayacak. Kimse kilogram başına 1.50 leva için çalışmak istemiyor. Oysa bir dekar gül bahçesi için masraflarımız 500 levayı buluyor- yılda iki kez bahçenin sürülmesi için para ödüyoruz, ayrıca gübre ve ilaç satın alıyorıuz, yaz kış demeden sıcakta, yağmurda ve arıların saldırısı altında çalışıyoruz ve sonunda paranın yarısını alıyoruz. Paraların geri kalan bölümünü gül damıtma tesislerinin ürününü sattıktan sonra ödeneceği söyleniyor.
Diğer taraftan gülleri çok seviyorum, çocukluğumdan beri gül bahçelerinde büyüdüm ve bu işi özleyeceğim. Bu yıl sadece bir demet gül koparmak ve resimler yapmak için gül bahçesini uğrayacağım “ –diyor ismini vermek istemeyen bir gül sahibi.
En eski gül uçucu yağ damıtma tesislerinden birinde yönetici olarak çalışanVeselin Gançev “Eterik ve uçucu yağ üretimindeki sorunlar bugün,her zamankinden fazla gündeme geliyor” diyor ve sözlerine şöyle devam ediyor:
“Gül üreticilerinin gül hasatına başlamaması, tamamen onlarınkararıdır, ne ben, ne de başka birisi onları bu konuda zorlayabilir.
Gül sahiplerinin asıl sorunu, bizim onları verdiğimiz gül alım fiyatı. Ama bunun için çok önemli nedenler var:
İlk başta, geçen seneden kalan gül ürünü var elimizde ve bu bütün gül yağı damıtma tesisleri için de geçerli. Geçen yıl Türkiye’de üretilen gül yağı, çok daha düşük fiyattan satılı ve alıcı buldu.
Bulgar gül yağının çok daha kaliteli olmasına rağmen, aradaki fark 1500 dolar olunca, tabii ki müşteri daha ucuzunu tercih ediyor.
Aynı şey lavanta için de geçerli, Avrupa fon kaynaklarından dolayı, ülkemizde lavanta dikili tarlalar çok fazla arttı. 2016/17 yıllarında gülünkilovsu 5 leva idi, üretimi teşvik etmek için yapıldı.Ve herkes, 130-150 dekar gül yetiştirerek milyoner olacağını sandı. Zaman geçtikçe gül fidanları gelişiyor ve çok fazla gül çiçeği üretimi oluyorve bir anda gül hasatının satılmkaz hale geldiğini görüyoruz
Bugün parfümlerin en fazla satıldığüı yerler kozmetik mağazaları ve havaalanları. Onlar çalışmadıkça gül ürünleri satılmıyor. Satılmadıkça da parfim üreticileri gül yağı almayı kesiyor. Bundan daha iyi örnek veremem” dedi Veselin Gançev...
Çeviri: Şevkiye Çakır
Foto: BGNES, Facebook / I Love Strelcha
“Deloitte” uluslararası danışma şirketinin son küresl endeksine göre, her 1000 Bulgaristan vatandaşına 668 konut düşmektedir. Bulgaristan, kişi başına en fazla konut sahibi olan ülkeler arasında Avrupa’da birinci yerde. Bu da ülke emlak piyasasında..
Kalkınma ve İstikrar planı çerçevesinde yenilenebilir enerji depolama projeleriyle ilgili prosedür başlatıldı ve ilgili teklifler kabul ediliyor. Kaynakların miktarı oldukça fazla, süreler kısa, proje adaylarının uyması gereken koşullar da az değil...
Bulgaristan’ın ikinci büyüklükteki şehri olan Plovdiv’de 78. Uluslararası Teknik Fuarı kapılarını açtı. 28 Eylül’e kadar devam edecek olan etkinliğe 25 ülkeden 231 şirket katılıyor. Modern çevre dostu inşaatçılık, hibrid ulaşım..