Bulgaristan Ulusal Radyosunda birçok şarkı ve türkü kaydı bulunan ses sanatçılardan biri Emel Tabak, tiyatrodan başlayarak, radyonun kayıt stüdyolarına ve onbinlerce dinleyicinin gönlüne kadar uzanan sanat yolunu “Dünden Bugüne Radyo” programında paylaştı.
İşte Emel Tabak’ın tiyatro ve radyo ile tanışmasının ve çalışmalarının hikayesi:
Razgrad Tiyatrosuna komşu evde yaşadım
“Küçüklüğünden beri tiyatro sanatçısı olmayı hayal ederdim. Ben Şumen’de doğdum. Eski Türk tiyatrosu evimize çok yakındı. Bir ev ara vardı aramızda. Tiyatro ile beraber büyüdüm, tiyatroda yetiştim. 6, 7 yaşındayken tiyatroya içeri alıyorlardı bizi, oyunlarımız orada geçiyordu. Büyüdükten sonra ise, temsilleri seyretmeye gidiyorduk. Sanatçı olma isteğim oradan başladı. Tiyatronun havasını da, tozunu da aldık. Küçükken evlerde, avlularda “tiyatroculuk” oynuyorduk. Perdeleri pencereden indirip, sahne yapıyorduk, tülünden başımıza örtü yapıyorduk. Oyunlar, skeçler uyduruyorduk”.
Ayfer Sadık’ın ısrarı üzerine Razgrad Tiyatrosuna katıldım
“Eski Türk tiyatrosunda bir yarışma ilan edildi. Ben de son anda katıldım. O da Ayfer Sadık sayesinde oldu. Ayfer Sadık çok iyi biriydi. /Şimdi epey rahatsız, tez şifalar dilerim/. Babamın dükkanın önünden geçerken geldi, ben de oradaydım. 17 yaşında genç bir kız : “Gel, yarın yarışmaya mutlaka katıl” diye ısrar etti. Birinci tur geçti, ikinci tur geçti ve üçüncü turda Razgrad Tiyatrosu beni “kaptı”. İlk adımların orada başladı”.
Radyodaki şarkı ve türkülerin yerli olması şart idi
“Razgrad, Şumen, etraftaki köylerden türküler derlemeye, toplamaya başladım. Radyoda o zaman kayıt yapmak için, eserlerin yerli folklordan olması şartı vardı”.
Sofya Radyosu benim sesimi beğendi ve 1965’te kayıt için davet etti
“1965 yılında Sofya Radyosuna kayıt yapmak üzere davet edildim. O zamanlar biz yazları tiyatrodan iki buçuk ay yaz iznine çıkıyorduk. O zamanlar radyo da ülkedeki sanatçıları, türkücüleri araştırıyordu ve iyi bulduklarını davet ediyordu. Dimitar Dinev, Nankov, Turgut Şinikar, söz yazarı Sabahattin Bayramov ile çalıştık, birbirinden güzel şarkılar, türküler söyledik. 1965, 1966, 1968 yıllarında kayıtlar yaptık”.
Tiyatroların önemi çok büyüktü
“Osman Aziz ile tiyatroda beraber çalıştık, Vasviye Şabanova ile beraber sahne aldık Razgrad Tiyatrosunda, Adem Bayraktar ile çalıştık. O yıllarda Razgrad, Şumen, Kırcali tiyatroları büyük bir kültürel etkendi”.
1965. “Tabakov, kızını Sofya Radyosunda duyduk, türkü söyledi”
“Sofya Radyosu çok dinleniyordu. O zaman televizyon yok, telefon yok. Herkes radyo dinlerdi. İlk kaydım 1965 yılında radyoda yayınlandığında babam çok gurur duymuştu. Tabakov adıyla onu Şumen’de herkes tanırdı, gelip demişler: “Tabakov, kızın Sofya radyosunda şarkı söyledi”. O da bundan çok, çok mutlu olmuştu”.
Fotoğraflar: özel arşiv
Söyleşinin tamamını aşağıdaki ses linkinden dinleyebilirsiniz:
Edirne "Trakya Ünivesitesi'nden" tarihçi- araştırmacı Prof. Dr. Bülent Yıldırım Targovişte ve Sofya'da "Bulgarstan'da Türk varlığı" konulu bir panelde konuşmacı oldu. BNR Bulgaristan Ulusal Radyosu Türkçe Yayınlar Bölümü'nün daveti üzerine..
Güllerim kana benzer, Gökyüzü sana benzer, Güzel kızın manisi Kuşlara benzer. “Kısaca” başklıklı iki dilli mani derlemesinin “Aziz Kardeşler Kiril ve Metodiy” Milli Kütuphane'nin “Pismena” klübünün Kasım ayı..
Çocukların ebeveynlerinin bilgisi olmadan kimlik kartlarını alarak onların adına online bahisler yapmaları gibi gittikçe artan endişe verici eğilimlerin izlenmesi, Ulusal Gelir Ajansı NAP ve “Gümrükler” Ajansı tarafından yaz mevsiminde “Ne ste sami”..
Edirne Trakya Üniversitesi (TÜ) Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Yıldırım, 1878’den günümüze kadar Bulgaristan'dan Türkiye’ye..