Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Samokov “Bayraklı” Camii’yi Bulgar ustaları kurdu

Duvarlardaki süslemeler camiyi eşsiz kılıyor

Samokov’un zengin tarihinin izleri günümüzde birçok eser ve yapıda görülüyor. Küçük şehir binlerce turisti çekiyor. Ortaçağda kuruluşundan bu yana şehirde farklı din ve dilde, değişik kültürlerden topluluklar beraber yaşar. Kentin ortasında yer alan ve bugünlere dek muhafaza edilen Bayraklı Camii de bu eserlerden biridir. Milli Kültür Anıtı statüsüne sahip olan değerli yapının 19. Asırdan kaldığı biliniyor. Bölgenin önde gelen paşalarından Mehmet Hüsref Paşa’nın talimatıyla caminin 1845 yılında tamamlandığı tahmin ediliyor.

Şehrin Tarih Müzesi Müdürü Veselin Haciangelov kuruluşuyla ilgili tek evrakların, cami ressamlarından Hristo Yoveviç’in arşivinde korunduğunu söyledi. Evraklar arasında “duvar dekorasyonu için birkaç orijinal proje” bulunuyor. Caminin 19. asırdan kalan arşiv fotoğrafları da mevcut.

Mimarisi diğer camilerden pek farklı değil. Aynı dönemde inşa edilen camilere benzer dörtgen yapı, Mekke ve Medine’ye dönük Güneydoğu’ya bakan cephesi, mihrabıyla, minaresiyle aynı dönem Müslüman ibadethanelerine benzer niteliktedir.



Veselin Haciangelov, caminin inşaat tekniğine baktığında Bulgar ustaları tarafından yapıldığının anlaşıldığını söyledi. Ayrıca ona göre camiyi eşsiz kılan ise, duvarlarında ve dış cephesindeki süslemelerdir.

Снимка„Ustalar hem kendi uslübunu yansıtmış, hem de kalıcı izler bırakmış. 70’li yıllarda cami restore edilir. Bu alanda en iyilerden olan Samokov’lu Georgi Belstoynev restorasyon işlerini yönetir. Çalışmalarda duvarların kireci altında grafitle çizilmiş ve Rila Manastırına benzer bir manastırın çizimi bulundu. Sanat yönetmeni Anna Roşkova son yangın önceki Rila Manastırını kuran inşatçıların Samokov Camisini de kurduklarını düşünüyor. Bayraklı Camii’nin diğer duvar ucunda bulunan çizimde ise “İvan, Risto ve Kosta” isimler yazıldır. Bunlar da cami süslemelerini çizen ressam İvan İkonopistes, Hristo Yoveviç ve Kosta Valöv’ün adlarıdır. Caminin zengin dekorasyonunu çizen Samokovlu üç ressam işte bunlardır”.



Hristiyan sanatına has detaylar Bayraklı Camii’nin dekorasyonuna yansımış mıdır?

„Bu camiyi diğerlerinden ayırt eden özellik budur. Cami duvar ve kubbelerine genelde tuğra, hat sanatı, Kuran-ı Kerim’den ayetler ve geometrik figürler çizilir.Oysa bu camide süslemeler o dönem Avrupa Barok tarzının izlerini taşır”.  



Dinler arasında, özellikle de Hritiyanlı ve İslam arasında benzeri sanatsal yaklaşımlardan bahsetmek mümkün mü?

“Büyük ihtimalle evet”, diyor tarihçi Haciangelov. Osmanlı İmperatorlğu’nun geç dönemlerinde sınırlar açık, serbest seyahat ve İmparatorluk dışına gitme özgürlüğü var. Zengin Hristiyan ülkeleriyle ilişkiler ve kültürel temaslar, sanatta ulaştıkları başarılar mutlaka görenleri etkiler.  Mehmet Hüsref Paşa caminin açılışına geldiğinde, oraya toplanan müslüman cemaat süslemeler karşısında isyan eder, şimdiye kadar alışagelmiş cami dekorasyonundan farklı olduğu için memnun kalmazlar. Hristiyan ressamlardan çizildiği ve dini motifler içermediği gerekçesiyle duvardaki resimlerin silinmesini istemişler.  Ancak Mehme Hüsref Paşa, çizimlerin ve detayların güzelliğinden çok etkilenir. Yüksek eğitimli, diplomatik ve askeri karyer sahibi Mehmet Hüsref Paşa silinmesine itiraz eder ve resimler aynen bırakılır. Sadece mihrap kısmına eski resimler silinir, üzerine Mekke ve Medine’den iki cami resimleri çizilir. Böylece bir etkileşimden bahsetmek mümkün. O dönemlerde hem Müslüman, hem Hristiyan evlerinin duvarlarına çok zengin desenli çizim ve süslemeler yapıldığını unutmayalım”.  



Bayraklı Camii’nin restorasyonundan sonra da “Bulgaristan’ın kültüründe önemli rol aldığını unutmamak adına Osmanlı kültürel mirasın sergileneceği” bir müze alanına dönüşmesi kararlaştırılır.

Çeviri: Sevda Dükkancı

Fotoğraflar: bg.wikipedia.org, samokov.info, bgglobe.net



Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

“KvARTal" festivali Eski Sofya’yı şehrin merkezinde canlandırıyor

Bir zamanlar sıra dışı bir semt vardı. Şehirdeki yaşamı birbirine bağlayan Dvoretsa( Kraliyet Sarayı) ve tren istasyonu arasındaki ana yolda bulunduğu için Eski Sofya buradan başlıyordu. Bu alanda insanlar yalnızca buluşup sohbet etmekle kalmadı, aynı..

Eklenme 13.09.2024 05:35

Bulgaristan’ın bir kamu düzeninden diğerine geçişin 80. yıldönümü

9 Eylül’de, Bulgaristan tarihinde, temelde kökten farklı bir kamu düzeninden diğerine geçişin 80. yıldönümü kutlanıyor - Bulgaristan Krallığı’nın sonu ve Bulgaristan Halk Cumhuriyeti’nin başlangıcı . 2. Dünya Savaşı’nın ortasında,..

Eklenme 09.09.2024 10:51

Birleşme'nin Yüceliği ve “Birleşmecilik sendromü” sonuçları

6 Eylül 1885 tarihinde Bulgar Prensliği ve Doğu Rumeli toprakları birleşerek, Bulgaristan tek bir devlet olarak Avrupa haritasındaki yerini alıyor.  Sofya “Sv. Kliment Ohridski” Üniversitesinden tarihçi Prof. İvan İlçev..

Eklenme 06.09.2024 04:40