- Merhaba, kim olduğumuzu biliyor musun?
- Palyaçolar!
- Evet, doğru. Ancak biz farklıyız, çocukları en eski, en iyi ve en mucizevi ilaçla iyileştiriyoruz...
Bazen kara bulutlar güneşin üzerine geliyor ve çocukların dünyasını karartıyorlar. Ancak kapı hafifçe aralandığında kırmızı bir burun göründü mü birden herşey değişiveriyor ve etrafa sinen üzüntünün yerine şampanya misali kopan kahkahalar geçiyor. Hastane yatağına uzanan, çocuk yüzlerini birer maskeye çeviren, tek renk duvarın can sıkan yeknesaklığına sinen ıstırap, patlayıp yok olan sabun balonuymuş gibi ortadan yok oluyor. Doktor Kuku ve doktor Pipi'nin tıp çantasında ışıldayan renkler, bulaşıcı gülüş ve sarsılmaz inanç vardır. Bu doktorların ilaçları hiç mi hiç acı değil, kendileri de beyaz önlüklü ciddi bakışlı tabiplerine zerre kadar benzemezler. Dr. Kuku (İva Lapatova) ve dr. Pipi'nin (Yanita Kirova) saçları sarı ve turunç rengi, yüzleri dövmeli, elbiseleri göz alıcı, burunları ise kırmızı... Çünkü onlar hastane palyaçoları.
"Hastane palyaçosu çok sabırlı olup çalışırken duygusallığa kapılmıyor, diyor dr. Pipi ve şunu da ekliyor: çocuğa durumunun kötü olmadığını ve her şeyin aslında göründüğünden daha renkli ve neşeli olduğunu göstermemiz gerekiyor. Palyaço, sağlık ekibinin üyesi olup bazı müdahaleler sırasında, örneğin venflon iğnesi takılırken çocuğun yanında olur, doktorlara yardım eder".
Doktor Kuku ve doktor Pipi, Ulusal Kardiyoloji Hastanesinde bulunan çocuklara hizmet veriyorlar. Her şey nasıl başladı sorusunu ise şöyle yanıtlıyorlar:
"Bizi esinlendiren şey Robin Williams'ın "Pach Adams" filmi oldu. Bu filmde bir doktor kırmızı burun takıp hekimler ve çocuklar arasındaki mesafeyi kısaltmak için gülme terapisi uyguluyor. Bu arada ikimiz de Ulusal Tiyatro ve Film Sanatı Akademisi NATFİZ'de okumaya başladık ve tiyatroyu yardıma muhtaç insanlara sosyal anlamda destek sağlama amacı olarak görmeye başladık."
İva ve Yanita tıp palyaçoları merkezi kurmak istiyorlar ve buna yönelik hazırladıkları proje ile "Promyanata" konkurunda yarışıyorlar. Amaç eğitilmiş palyaçoların ülkedeki hastaneleri dolaşmaları ve böylece çocukların iyileşmesine elverişli, neşeli ortamın sağlanmasıdır. İkisinin daha büyük amacı ise tıp palyaçoluğu okulunu kurmaktır, çünkü yüksek moral ve hayata pozitif bakış açısı, en az ilaçlar kadar faydalıdır.
"Çocuklar farklı tepkiler gösteriyorlar. Bazıları seviniyor, bazıları ilk anda çekiniyor ve ancak biraz sohbet ettikten sonra rahatlıyorlar, diyor dr. Kuku ve şunu da ekliyor: Örneğin iğne görünce dehşete düşen bir çocuk vardı, oysa kendisine venflon iğnesinin takılması gerekiyordu. Biz de orada bulunmak isteyince bu çocuk sakinleşti, iğne takılırken bir göz yaşı dahi dökmedi. Posta kutumuz var, çocuklardan sevgi dolu mektuplar alıyoruz".
Bu mektuplardan birinde örneğin kağıt üzerinde yüzlerce kırmızı kalpçik çizen Deya: "Sizi çok seviyorum! Dünyanın en iyi doktorlarısınız" diye yazmış. Eğer siz de hastanelerde Yanita ve İva gibi doktorlara ihtiyaç olduğunu düşünüyorsanız kendilerine facebook üzerinden destek verebilirsiniz.
Fotoğraflar: özel arşiv
Çeviri:Tanya Blagova
Slovakya’nın başkenti Bratislava’daki “Hristo Botev” anaokulundaki öğretmenlerin esas aldıkları ilkeler – kendi başıma yapmama yardım et, doğayla iç içe olmamı sağla, bağışıklık sistemimi güçlendir. “Hristo Botev” Bulgar Okulu Dostları Derneği’nin..
Üç yıldır Bulgaristan’da mezun olan genç doktorlar arasında yurtta kalmayı tercih edenlerin sayısı artıyor. 2024 Sofya Tıp Akademisinden 224 mezun arasında yapılan ankete göre, % 74,3 ’ü Bulgaristan’da kalıp, çalışmayı tercih ediyor. İlk defa..
Bir yıl önce Yaneta Dimitrova, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Paris'teki "İvan Vazov" Bulgar Pazar Okulu olan işyerini “Fransa'da çocuklarımızın geleceğini Bulgarca çizdiğimiz yer” ifadeleriyle tanımladı. Bu okul, dünya..
Slovakya’nın başkenti Bratislava’daki “Hristo Botev” anaokulundaki öğretmenlerin esas aldıkları ilkeler – kendi başıma yapmama yardım et, doğayla iç içe..