Ülkemiz Bulgaristan’ı tanıma ve tanıtma çabalarımız devam ediyor. Bugün en güzel şehirlerden, olağanüstü atmosferi muhafaza eden ve buraya gelen herkesi kendine sevdalandıran Ruse’yi, daha doğrusu en yeni atraksiyonunu “Doğa Müzesini” tanıtıyoruz.
“Doğa Müze”sinden doğa bilimcisi Maya Kubratova bize müzeyi ve tarihini anlattı:“Doğa Muzesi“ uzun yıllarımızı alan beklemenin ardından 2014 yılının sonunda açıldı. Bunu sadece laf olsun diye söylemiyorum. Bizler müze olarak 2014 yılında yaratılmadık, aslında bizler Ruse Tarih Müzesinde Doğa Bilim Bölümü olarak 1954 yılından bu yana faaliyet yürütmekteyiz. Bu müzenin açılması için birçok insan uzun yıllar boyunca çalışmıştır. Çünkü Doğa Bilim Müzesi birçok Ruseli vatandaşının hayalidir. Kurucumuz ise Vasil Kovaçev`tir, ki kendisi “Hristo Botev” Lisesinde doğa bilimler öğretmeni imiş. O dönemde Devlet Erkek Lisesi ismini taşıyormuş. Vasil Kovaçev, bitki ve hayvan koleksyonu toplamaya başlamış ve bugün bu koleksyonun müzemizim bir parçasıdır. Diğer önemli isim ise Mihail Halvaciyev - kendisi bir paleontoloji uzmanıdır. Biriktirdiği memeli hayvanlarının fosillerini bugün müzemizin özel bir salonunda sergilemekteyiz.“
Müzenin ismini merak ettik. Neden “Ekomüzey-Doğa Müzesi“ ismini taşıyor?” Maya Kubratova:“Ekomuzey-Doğa Müzesi“ ismini seçmemiz bir rastlantı sonucu değildir. Burada İnsan ile Doğa arasında ilişkiyi sergilemek istedik, öyle ki sadece çevremizdeki doğayı değil, aynı zamanda İnsan ile Doğa arasında karşılıklı işilkileri ve bağlantısını anlatmaktır. Burada kültürü de dahil ettik. Yani bir Sanat Sergisi de bugün lobimizi süslüyor.“
Ruse ve bölgede “Doğa Müzesi” halk arasında “Mamutlu Müze” olarak biliniyor. Bunun da anlamını sorduk Maya Kubratova`ya:
“Müzemizin sembolü, amblemi, gerçek boyutlardaki bir mamut maketidir. Ki bu da Tüylü Mamut Türüdür. Bu tür mamut bizim topraklarımızda milyonlarca yıl önce tarih öncesi adam ile birlikte yaşamıştır. Müzemizde doğadan alıp hiç bozulmadan doğa köşelerini de sergilemekteyiz- bunlar bitki, hayvan türleridir ve tabii ki, insanı da sergilemeden geçemedik. Birirnci katta “Sazlık doğa sistemini” sergiledik. Bu bölümde bir balıkçı kayığı da var. Farklı yuva kolonileri de yer alıyor. Birçok kuş burada "uçuşa geçmiştir“. Tuna nehri boyundaki sazlık bölgelerinde yaşayan kuş ve hayvan türleri koleksiyonumuz hayli zengindir. İkinci katta suni bir mağaramız var. Bu da Ruse yakınlarında bulunan "Orlova çuka“ mağarasının bir kopyasıdır. Bunun dışında son derece ilginç hayvanlar da burada yer alıyor- akbabalar vs. Mesela gece doğada neler oluyor, kışın doğal hayatı nasıl değişiyor-işte bunları anlatmaya çalıştık.Üçüncü katttaki koleksyon çok ilginç-burada eski eşyalar sergileniyor, çünkü Ruse’nin hayatını, eski Ruse`yi anlatıyoruz. Çünkü Tuna nehri sayesinde Ruse`de birçok ilke imza atılmıştır. Bu şekilde yeni bir sergileme üsülünü göstermeye çalıştık.Müzemiz kapılarını açtığından bu yana ziyaretçi akınının ardı kesilmedi. Farklı grupların özelliği, tabii ki zaman çerçevesinde değişiyor. Okul zamanı çok fazla öğrenci grupları bizi ziyaret ediyor. Yaz aylarında ise yabancı turist sayısı hayli fazla. Anlaşıldığı gibi şehrimiz Ruse, yabancı turistlerin uğrak yeridir, ki burada sadece cruise gemilerinden bahsetmiyorum.”
Maya Kubratova’ya göre, “Doğa Muzesi” herkesin hayranlığını uyandırırken burayı ziyaret edenler olumlu görüşlerini ve beğenisini dile getiriyorlar. Gelen görüşlere göre, Ruse'deki “Doğa Müzesi”, Avrupa Müzeleri ile boy gösteriyor. Bu da müze çalışanlarını çok sevindiriyor. Amaçları çocukları “Ekomuzey-Doğa Müzesi” davasına kazandırmaktır. Burada sadece sesizliğin hakim olduğu bir yer değildir, hatta bazı eser ve hayvan bitki türünün ellenmesine izin veriliyor. Hedefleri insanları müzeleri ziyaret etmek için cesaretlendirmek, çünkü müzeleri ziyaret ederek ve tanıyarak insanlar, Dünya`yı da tanımış olacaklar.
Ruse’nin “Tuna`nın İncisi” olduğunu göz önünde bulundurursak ve bu şehrin eşsiz bir konuma, olağanüstü bir görünüme sahip olduğunu hatırlatırsak acaba yabancının gözünde bu şehir nasıl bir izlenim bırakıyor? Maya Kubratova şöyle cevap verdi:
"Daha müzeye girmeden her yabancı, Ruse`nin eski merkezinden geçiyor. Ki bilindiği gibi şehrin merkezinde olağanüstü mimariye sahip muhteşem binalar bulunmaktadır. Bu durumda da turist daha eski Ruse`nin güzelliğinin yarattığı etkiden kurtulmadan "Doğa Müzesini“ keşfediyor. Tek sözle müzemiz bu durumda "büyük sürpriz“ oluyor. Güzel bir Ruse turunun ardından Müze ziyareti de gerçek bir Avrupa şehrinde bulunduğunuzu hatırlatıyor. Burasının Tuna sayesinde olağanüstü güzelliğe sahip olduğunu hatırlatıyor. Ilginç ve farklı şeyler var burada. Ama en önemlisi doğa ile yakın ilişkimizi hatırlatıyor. En önemlisi doğayı korumamızı öğretiyor„Fotoğraflar: Şevkiye Çakır
NDK- Milli Kültür Sarayı’nın Bir No’lu salonunda özel törenle “CineLibri” Uluslararası Sinema ve Edebiyat Festivali’nin 10. jübile bölümü bugün açılacak. Bu sene festival “Sonsuz şiir” temasıyla gerçekleşecek. Forum, çağdaş İtalyan sinemasının dâhisi..
Her bir şehrin, kasabanın, köyün en renkli ve ilgi çekici yerlerinden biri pazarıdır. İster her gün, ister haftanın belirli gününde kurulsun, hususi ya da hususi olmayan mallar alınıp satılsın, pazarlar yüzyıllardır insanlık tarihine ve toplumumuzun..
“Nova” televizyonuna konuşan geçici hükümette Kültür Bakanı Nayden Todorov , Razgrad ve Smolyan’daki tiyatrolarda mali suistimallerin tespit edilmesinin ardından, “ Başka yerlerde de hükümet fonlarını hortumlamaya yönelik planlar olup olmadığını..