Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Göçmen krizinde son durum

БНР Новини
Photo: ЕPА/BGNES

Dünya haber ajansları tarafından bildirdildiği gibi Avrupa Adalet Divanı, Fransa’da mülteci bir kadının tutuklanması ile ilgili yürütülen davada verdiği karara göre AB üyesi ülkeler, sırf topraklarına yasa dışı yollardan giriş yaptıkları gerekçesi ile yabancıları tutuklu tutamaz. Adalet Divanı tarafından verilen bu kararın Bulgaristan sınır polisinin uyguladığı muameleyi de etkilemesi bekleniyor. Ülkemiz üzerinden geçen sığınmacıların sayısı her ne kadar komşu Yunanistan, Türkiye ve Makedonya’ya kıyasla hiç denecek kadar az olsa da Bulgaristan, Yakın Doğu’dan Batı Avrupa’ya yönelik göç akını için transit ülkesi durumundadır. Çoğu durumda ülkemize kaçak olarak giriş yapan mültecilerin üzerinde kimlik belgeleri bulunmuyor ve bu durum onların sınır polisi tarafından devlet sınırını yasa dışı yoldan geçmekten dolayı göz altına alınmalarına sebep oluyor.

Lüksemburg’ta bulunan Avrupa Adalet Divanı, AB üyesi olmayan bir devletin vatandaşının yasa dışı yoldan giriş yapmaktan dolayı göz altına alınmasının topluluk kurallarının ihlali olduğuna ve onların etkinliğini azalttığına hükmetti. Mahkemenin kararı her ne kadar sınır polisi tarafından uygulanan muamele ile ilgili olsa da burada Bulgaristan’da başka bir tutuklama türü, sözüm ona sivil tutuklama söz konusudur. Bahar mevsiminin başında Stranca dağını dolaşan göçmen avcıları ünlendi. Pikniğe çıkar gibi dağa çıkan bu adamlar, dönüşte ellerini plastik kelepçe ile bağlayarak etkisiz hale getirdikleri mülteciler getiriyordu beraberinde. Mültecilere uygulanan acımasız muamelenin görüntüleri facebook’a yansıyınca olay, kısa sürede uluslarası çapta tepkilere yol açtı. Yapılanların sosyal paylaşım ağından kısa sürede Batılı medyaya yansıması sonucu Bulgaristan, mültecilerin dağ başında eli sopalı milisler tarafından kovulduğu bir ülke simasını edindi.

СнимкаAradan geçen süre içinde Stranca’daki göçmen avcılarının sayısı azaldı, İçişleri Bakanlığı, sınır polisi devriyelerini ülkenin içinden görevlilerle takviye etti, ordu da sınırın korunmasına destek vermeye başladı. Bununla birlikte hak savunucu kuruluş olan Helsinki Komitesi’nin Bulgaristan temsilcisi Krasimir Kınev’e göre, Bulgarlar’ın göçmenlere karşı sergiledikleri tutum sonucu oluşan kötü izlenim kalıyor.

“Göçmenlere karşı izlenen tutum iyi değil. Onlara karşı negatif duygular kışkırtılıyor. Geçen yılda iktidara gelen hükümette iki küçük aşırı milliyetçi parti yer aldı. Bu nedenle hem göçmenler hem azınlıklar hakkındaki tutum kötü yönde değişti. Sınır bölgelerinde sözüm ona sivil tutuklama yapanlar bu durumdan cesaretlendi. Bu tür göz altılar Bulgaristan mevzuatına aykırı düşüyor”.

İçişleri Bakanı Rumyana Bıçvarova da sınırdaki gönüllü takımlarının yaptıklarına kesinlikle karşı çıktı ve biz Bulgaristan’da göçmenler hakkında neden şüpheciyiz sorusu üzerine şu cevabı verdi:

Снимка“Öncelikle beklemediğimiz, yeni bir olay olduğu için. Ayrıca ilk başta ülkemiz üzerinden geçen insanların kim oldukları konusunda spekülasyonlar ve belirsizlikler olduğu için. Ve esas sebebi de bizim hala bunun küresel bir süreç olduğuna alışmamış olmamızdır. Bununla birlikte Bulgaristan’ın transit ülkesi olduğu bir gerçektir ve şu an itibari ile esas kaygı ve endişemiz bu insanların geçişi ile ilgili olmaktadır”.

Buna ayrıca Bulgaristan’da kalmak isteyenlerin sayısının çok küçük olduğunu da eklemek gerekir. Bu yüzden onlar Mülteciler Ajansının statü verilip verilmemesine ilişkin kararını beklemeden kabul merkezlerini terkederek Batı Avrupa’ya yöneliyorlar.


“Friedrich Naumann” Alman siyasi vakfının Sofya Yöneticisi Daniel Kaddik, durumu izah ederken şöyle konuştu:

Снимка“Bulgaristan mülteci merkezlerine yatırım yapmayı sürdürüyorsa da ülkede kalırlarsa eğer onlar perspektiften yoksun olmaya devam ediyor. Bu hem çalışma piyasası, hem yaşam standartı, hem Bulgar toplumuna entegrasyon konusunda geçerli. Ayrıca ben Bulgaristan’ın mülteci akınını küçümsediğini düşünüyorum, çünkü bence ülkenin üzerinden geçen göçmenlerin sayısı İçişleri Bakanlığı tarafından verilen istatistiğin üstündedir.”

AB için dış sınır olan Bulgaristan’ın Türkiye ile sınırındaki göç baskısının son aylarda zayıflaması, Brüksek ve Ankara arasındaki ilişkinlerin gergin olmasına bakılırsa büyük ihtimalle fırtına öncesi dinginlik olarak değerlendirilebilir. Buna karşın birkaç hafta içinde Yunanistan’la olan sınır bölgesinde nispeten büyük örgütlü göçmen grupları görülmeye başladı. Onlar büyük ihtimalle artık kapatılan İdomeni kampından Batı Avrupa’ya geçmek için kanalcıların desteğini arıyorlar ve geçtikleri yolun Bulgaristan üzerinden geçmesi tamamen mantıklıdır. İçişleri Bakanlığı bu sınırın korunmasını da artırdı:

“Çabalarımız, topraklarımız üzerinden geçen yeni güzergahın oluşmasının engellenmesine yöneliktir. Bu konuda çok faal çalışmalar yürütüyotuz. Tahminim yeni güzergahın olacağı yönündedir, fakat bu güzergahın Bulgaristan üzerinden geçmeyeceğini ümit ediyorum ve harcadığımız çabalara bakılırsa Bulgaristan üzerinden olmayacağına inanıyorum” şeklinde konuştu Bakan Bıçvarova.


Çeviri:Tanya Blagova


Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Slınçev Bryag

Karadeniz’de işe alınan Nepal ve Sri Lanka işçileri esrarengiz şekilde kayboluyor

İş gücü yetersizliğinden dolayı üçüncü ülkelerden ithal edilen işçilerde sorun çıkıyor. Slınçev Bryag tatil köyünde üçüncü ülkelerden iş vizesiyle getirilen üçü Nepallı, biri Sri Lankalı dört işçi esrarengiz halde kayboldu. Nesebar polisine..

Eklenme 21.08.2024 16:13

Smilyan fasulyesi de aşırı sıcaklardan nasibini aldı

Rodoplarda aynı adı taşıyan fasulyesi ile ünlü Smilyan köyünün Tarım Kooperatifi Başkanı Safidin Çukurtev, BNT’ye verdiği bilgide yeni hasadın aşırı sıcak havalardan dolayı olumsuz etkilendiğini ve bu sezon Smilyan fasulyesindeki verimin düşük..

Eklenme 19.08.2024 18:06

19 Ağustos Dünya Fotoğrafçılık Günü

Avustralyalı fotoğrafçı Korske Ara'nın girişimiyle 2010 yılından bu yana 19 Ağustos Dünya Fotoğrafçılık Günü olarak kutlanıyor. 1839 yılında Fransa Hükümeti, Fransız sanatçı ve kimyager Louis Jacques Mande Daguerre 'den,  daguerreotype olarak..

Eklenme 19.08.2024 08:20