Sofya Sanat Galerisi’nde 7 Haziran’dan 14 Ağustos gününe kadar en yetenekli ressamlarımızdan biri olan Tsanko Lavrenov’a adanmış zengin bir sergi açık olacak. Sergi ressamın 120. doğum yıldönümü dolayısıyla düzenleniyor. Galeride idareci Dr. Stanislava Nikolova ressam ve ailesi hakkında şunları anlattı:
‘Lavrenov nispeten varlıklı bir ailede büyümüş. Annesi Fransız okulunda okumuş, çocuklarına Fransızca konuşuyormuş. Tsanko Lvrenov’un bu dile düşkünlüğü böyle izah ediliyor. Sülalede müzisyenler varmış, sanatçı ortamında büyümüş. Hatta Tsanko’nun ilk hayali müzisiyen olmakmış. Daha sonra Plovdiv’te Fransız Kolejinde okurken ressam yeteneğini keşfetmiş.’
Lavrenov’un yeteneği hangi dönemde parlıyor?
‘Bu savaş zamanlarıdır. Yayınladığı karikatürlerin büyük bölümü siyasi anlam taşıyor. Daha sonra 20’li yıllarda Viyana’ya gidiyor, bir yıl kalıyor. Ülkeye dönüyor , bu ayrılma (Secession) dönemi ve Nikolay Raynov, Sirak Skitnik, İvan Milev gibi büyük isimlerin dönemi. Lavrenov da doğal olarak bu tarz ile bağlı çalışmalara başlıyor. Şimdiki serginin adının ‘Modern ile kanon arasında’ olması rastlantı değildir. Lavrenov’un tablolarını beğenenlerin çoğu onun işte bu ilk etabını bilmiyorlar.’.
Daha sonra hangi süjeleri tercih ediyor?
‘Lavrenov’un yaratıcılığının merkezinde eski Plevdiv yer alıyor tabi ki. Şehrin evleri, sokakları. Hayatın sonuna kadar bu onun en sevdiği konudur. Bunların yarı sıra Plovdiv çorbacıları. Rodopları da resmetmeyi seviyor.’
‘Ayvaroz’ konusuna gelince Lavrenov’un katkısı çok büyüktür:
‘Bu Ayvaroz bölümü Bulgar sanatının tarihinde çok değerli bir şey. Çalışma tarzı grafiklerle ilgili, onun özgün bir markasıdır. ‘
Sergide şimdiye kadar hiç görülmemiş tablolar da var. İllüstrasyonlar , arşiv belgeler, fotoğraflar, mektuplar var. Görme özürlüler için audio rehber var. Sofya’dan sonra sergi Lavrenov’un doğum yeri Plovdiv’te düzenlenecek.
Sergi fotoğrafları: Veneta Pavlova
Çeviri:Müjgan Baharova
Yurtdışındaki Bulgar Kültür Enstitüleri'nin başlıca işlevi, Bulgar kültürünün başarılarını tüm çeşitliliğiyle ev sahibi ülkenin izleyicilerine sunmaktır. “Programımız zengin ve renkli olmalı ki herkes kendisi için ilginç bir şeyler bulabilsin” -..
Bulgar okuma evi, halkın maneviyatını ve geleneklerini yüzyıllardır koruyan eşsiz bir kurumdur. Razlog kasabasındaki “Razlog -15 Eylül 1909” okuma evi 115. kuruluş yıldönümünü kutluyor. Bu vesileyle 30 Eylül'de Rila,Pirin ve Rodop dağları..
Yurtdışındaki yurttaşlarımız için yazılan eski ve yeni metinlerden oluşan repertuvarı ile Avrupa’daki 17 başarılı gösterinin ardından “Masal posta kutusu” edebiyat formatı Avrupa tunesine daha 11 yer ile devam ediyor. Etkinlikte Aleksandır..
On yıllardır Almanya’da yaşayan Emilia Juecker’in sözlerine göre “Bulgarlar dünyayı süslüyor”. Hamburg’ta 30 Kasım’da soydaşlarımızı bir araya getirecek..