26 Mayıs’a kadar Sofya Şehir Sanat Galerisi’nde sanat eleştirmeni Krasimir İliev’in ‘Direniş Biçimeri /1944- 1985/ projesi görülebilir.Sergide, ressamların Bulgaristan’da 1944 yılından sonra kurulan Sovyet yanlısı yönetime gösterdikleri tepkiler konusunda bilgi veriliyor.
Krasimir İliev’e gore Sofya Şehir Sanat Galerisi’nde yer verilen dosya ve protokoller sayesinde Bulgar resim sanatının bu dönemi çok daha iyi anlaşılabilir. Bunları okurken, o zamanki gerçekleri yansıtan resim eserlerinin karşılaştıkları baskı, yasak ve güçlükleri daha iyi anlayabiliyoruz.
Sergi, yeni gerçeklerle ilk olarak yüzyüze gelen Aleksandır Jendov’un eserleri ile başlıyor. Galerideki sergiyi ziyaret edenler, ülkenin kültür hayatından ve seyircilerden ayrılmak zorunda bırakılan 40 kadar ressamın tablolarını görebilirler.
Krasimir İliev şöyle diyor:
‘Örneğin, eleştirmenlerce hedef alınan Kiril Petrov doğduğu köye dönmek zorunda kalıyor ama buna rağmen bu çok ağır dönemde de tasavvur edilemeyecek kadar yaratıcı çalışmalar gerçekleştiriyor.’
Vasil Barakov, İliya Beşkov, hatta Vladimir Dimitrov- Maystora belirli bir anda ne yapacaklarını, nasıl davranacaklarını bilmeden resim çalışmalarına ara veriyorlar. Boris Denev de sınırlama ve yasaklarlarla yüzyüze gelince taşraya gidiyor ve küçük kartonlara çiziler çizmeye başlıyor. Belene’ye sürülen Petır Bayçev sanatının plastik dilini kullanarak direnişini sürdürüyor. Hristo Yavaşev ve Lübomir Dalçev yurt dışına kaçıyorlar. Sadece Genko Genkov yönetime karşı düşüncelerini alenen paylaşma cesareti buluyor.
Geçen yüzyılın 60’lı, 70’li ve 80’li yıllarında ülkedeki toplumsal ortamda görülen ‘yumuşama’ sayesinde Zlatyu Boyaciev, Galin Malakçiev ve Aleksandır Dyakov isyanlarını legalleştirmeyi başarıyorlar. 1989 – 90 yıllarında Rayko Aleksiev ve Aleksandır Dobrinov’un eserleri dünya yüzü görüyor.
Amatör ressam İvan Petkov’un ‘Lobotomi’ adlı gerçeküstücülük tablosu mecazi bir şekilde ideolojinin insanın eleştirel düşünme hakkı ve becerisine el koyma denemesini ele alıyor.
Ziyaretçiler bu sergi aracılığıyla o dönemin gerçeklerini resim eserleri ve belgeler sayesinde öğrenebiliyorlar. Krasimir İliev’in dediği gibi, ‘Ziyaretçilerin bazıları sergiye yeniden gelip tabloları bir kez daha değerlendirerek yaşıyorlar.’
Fotoğraflar: Sofya Şehir Sanat Galerisi
“Aziz Kardeşler Kiril ve Metodiy” adını taşıyan Milli Kütuphanenin “Pismena” klübünün Kasım ayı etkinliğinde “Kısaca” başlıklı iki dilli mani derlemesi tanıtılacak. Anonim halk edebiyatında nazım türü olan manilerin birinci, ikinci ve..
Sozopol’a yakın Kavatsi mevkiinde yapılan arkeolojik araştırmalar tamamlandı. Arkeoloji Müzesi Müdürü Dimitar Nedev, BNR Burgas Radyosuna konuşurken Apollonia Pontica’nın bir kısmı olan ve tarihi Millat’tan önce IV. yüzyıl olarak belirlenen bu..
Bundan sayılı günler önce Blagoevgrad’da Bulgaristan’ın NATO üyeliğinin 20. yılı vesilesi ile yapılan renkli grafiti duvar yazısı tanıtıldı . Dışişleri Bakanlığı, Blagoevgrad Belediyesi ve Polonya Büyükelçiliği desteği ile gerçekleştirilen sokak..
On yıllardır Almanya’da yaşayan Emilia Juecker’in sözlerine göre “Bulgarlar dünyayı süslüyor”. Hamburg’ta 30 Kasım’da soydaşlarımızı bir araya getirecek..