Birçok kez ertelendikten sonra bundan bir hafta önce ülkemizde Bağımsız Enerji Borsası, büyük bir gecikme ile nihayet çalışmaya başladı ve böylece liberalleştirilmiş enerji piyasasına da en sonunda start verildi. Test süresi dolmuş olmasına rağmen şimdilik korkak adımlar ve yarım yamalak liberalizasyon söz konusudur, çünkü bir – borsa devlete aittir ve iki – borsada sadece devlet santralleri ve şirketlerinde üretilen elektrik enerjisi satılıyor. Oysa hem satıcılar hem alıcılar açısından gerçekten serbest bir piyasanın söz konusu olabilmesi için borsaya diğer özel santrallerin de çıkması gerekiyor. Ayrıca adı “enerji borsası” olsa bile bu etapta elektrik enerjisinden başka bir enerji türü satışa sunulmuyor.
Ülkemizde günlük tüketilen miktarın yüzde 5’i kadarına ilişkin yapılan ilk birkaç işlem, piyasanın liberalleşmesinin karşıtları tarafından öne sürülen esas sakıncalardan biri olan elektrik fiyatlarının zamlanması beklentisi teyit etmedi. Haneler ve vatandaşlar henüz elektrik üreticisini seçme hakkına sahip olmadıkları için fiyatlardaki dalgalanmalardan şimdilik faydalanamıyorlar. Fakat Nisan ayından sonra bu durumun değişmesi, elektrik üreticileri ve bayilerini piyasa politikasını ve fiyat uygulamalarını optimal hale getirmek mecburiyetinde bırakabilir. Oysa buna ihtiyaç duyulduğunu bundan üç yıl önce vatandaşlar tarafından düzenlenen ve Başbakan Boyko Borisov’un birinci hükümetinin düşmesine yol açan geniş katılımlı gösteriler açıkça gösterdi. O zaman borsada ticareti yapılan elektrik miktarlarının hissedilir ölçüde artması ve şimdi olduğu gibi bugünden yarına değil, uzun vadeli işlemlere geçilmesi bekleniyor.
Yeni enerji borsasının temkinli bir şekilde start alması ile problemlerin sonu gelmiyor. Hem üreticilerin, hem tüketicilerin adapte olmaları ve en doğru olan modelin bulunması gerekecek, ki Dünya Bankası görevlileri şu an bu model üzerinde çalışıyorlar. Bu açıdan dün Sofya’da serbestçe anlaşılan fiyatlar üzerinden elektrik enerjisi teslimine ilişkin on-line ortamında sözleşme platformunun tanıtımı epey faydalı oldu.
Enerji piyasasının liberalizayonu henüz belirsiz ve kısmi olsa da doğru yönde ilk adım atıldı ve böylece devlete ait olup fiiliyatta müflis olan elektrik enerjisi sektörünün dev borçları sorununa çözüm getirilmesine ve de Dünya Bankası verilerine göre enerji yoksulu olan vatandaşların yüzde 60’ı bulması gibi endişe verici bir durumun giderilmesine katkı sağlanabilir. Serbest piyasa arz ve taleb karşısında en doğru tepkiyi veriyor ve serbest rekabet ortamında menfaat dengesini de en kolay yakalıyor. Maddi durumu kötü olduğu için elektrik faturalarını ödemekte zorlanan vatandaşlar için ise yürütülen sosyal politika çerçevesinde en doğru ve en uygun çözümlerin bulunması gerekecek. Yüzlerce bin vatandaşa sosyal fiyatlar üzerinden odun temin eden devlet, bu konuda yeterince deneyimlidir.
Çeviri: Tanya Blagova
BNR’ye konuşan Piyasa Ekonomisi Enstitüsü'nün kurucusu ve Sofya Üniversitesi öğretim görevlisi ve ekonomi uzmanı Doç. Dr. Krasen Stanchev , “Ülkedeki siyasi kriz, ekonomiyi bir-iki yıla kadar kısa vadede etkilemiyor.” dedi. “ Siyasi kriz ,..
Tarım Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, çiftçiler, Kırsal Kalkınma Programı’nın “Tarımsal İşletmelere Yatırımlar” alt tedbiri kapsamında 2014-2020 dönemine ilişkin sulama projelerini 15 Kasım’a kadar sunabilir . “Meyve ve sebze”,..
Ulusal İstatistik Enstitüsü NSİ verilerine göre, Bulgaristan’daki tarım arazilerinin fiyatı son 7 yılda iki kattan fazla, yani yüzde 108,7 oranında arttı . 2016 yılında dekar başına ortalama tarla fiyatı 770 leva (386 avro) olurken, geçen..