Bundan 15 yıl önce o zamanki dışişleri bakanı ‘Gazetecileri doyurun’ gibi bir ifade kullanmıştı Bu ifade hala yerli siyasetçilerimizin kafalarında. Bundan 15 yıl önce bu ifade gizlice kaydedilmiş, ondan sonra büyük bir medya skandalına yol açmıştı. Günümüzde ise görevdeki bir bakan benzer ifadeyi açıkça gazeteciler önünde kullandı hiç sıkılmadan. ‘Ben onları sorun yaratmasınlar diye çağırdım’ dedi bu bakan. Ve bununla da hatıralarda kalacak. Buna vesile Paris’te açılan prestijli Bulgar kültür etkinliği oldu. Bu etkinliğe skandal bakan bakanlığın masrafına seçilen gazetecileri davet etti. Söz konusu etkinliği hazırlıklarını yansıtan muhabirler de davet edildi. Ama medya bağımsız bir kurum olarak hangi olayı yansıtacağı kararı kendi almaz mı? Kendi masrafına gazeteci göndermez mi? Böyle durumlar sadece Bulgaristan’a ait değil tabi. Sorun ölçüde. Çünkü davet edilen gazetecilerin çoğu bakanlıktan gelen davetiyeyi iyi yapılan iş için bir nevi ödül sayıyor. Aynı 1989 yılı öncesi gibi.
Hala zayıf olan demokratik toplumumuz , gazeteciler de dahil açık ki iktidar ayırımı teorisini benimsemekte zorluk çekiyor. Bu teori Charles de Montesquieu tarafından 1748 yılında formüle edilmiştir. Baron’un dördüncü iktidar olarak medyayı ifade etmemesine rağmen prensip demokratik toplumun ayrılmaz bir parçasıdır. Tamamen bağımsız gazetecilik olur mu, bu biraz ideallere yakındır. Etkilenmeyip çalışan gazeteci yoktur. Ama bütün bunlar bizi ideallerden de vazgeçirmemeli. Mesafe koyup, onurumuzu korumalıyız. Çünkü insanlarda demokratik bilinç romantik ideallerini takip eden gazeteciler sayesinde yaratılır.
Türkçesi: M. Baharova
*Yorum yazarın görüşüdür ve medyanın konuyla ilgili tutumunu yansıtmayabilir.Uzun yıllar yurt dışında çalışan ve şu anda Fransa’da yaşayan psikiyatrist Dr. Vladimir Simov’a göre , ülkemizdeki emekliler, daha gelişmiş ülkelerdeki yaşıtlarının aksine yaşlılığını dolu dolu yaşamalarına izin vermeyen koşullarda yaşıyorlar. Dr...
Boyana bataklığı, Sofya bölgesinde tek doğal sulak alandır ve halen koruma altındaki bir çok su bitkisi, amfibi ve sürüngen türüne ev sahipliği yapmaktadır. Ancak ülkemizdeki pek çok benzer alan gibi Boyana bataklığı da insan faaliyetleri nedeniyle..
N eredeyse iki ay dır devam eden sıcaklar, yıkıcı yangınlar ve hemen hemen tüm ülkeyi etkisi altına alan kuraklık , 2024 yazı na damgasını vurdu. Avrupa Orman Yangını Bilgi Sistemi’nin uydu görüntülerine dayanan verilerine göre, 2024..