‘Son kez kanat gerdi …Son kez göklere yükseldi…
Eh, vedalaşıyor bu ovalarla , bu tepelerle ve kendi semalarıyla’.
Bu sözler Damyan Damyanov’un yazdığı şiirinden bir parça. Besteci Tonço Rusev ise müziği besteledi , Lili ivanova bu şarkıyı 1972 yılının ilk günlerinde kaydetti. ‘Kuş’ başlıklı parça bizde hafif müzik dalında en büyük yeteneklerden biri Paşa Hristova’ya adandı. Paşa Hristova 25 yaşında 1971 senesinin son günlerin de Sofya havalimanında feci bir kazada hayatını kaybeder. Kariyeri sadece 5 yıl devam eder. Ama bu kısa süre içinde Bulgaristan Milli radyosunda 40 şarkı kaydeder.
1970 yılında Romanya, Braşov Uluslararası ‘Altın geyik’ festivalinde 3. ödülü alır.’Altın Orfe’ festivalinde ilk kez ‘Bir Bulgar gülü’ ve ‘Es, Rüzgar’ şarkılarını sunar. Ve hem ödüllenir, hem beğeni kazanır. Kazadan önce Polonya, Sopot festivalinde de birinci ödülü kazanır.
Paşa Hristova ölümünden sonra son ödülünü alıyor. Bestesi Dimıtır Vılçev’e ait güfrtesi Petır Karaangov’a ait olan ‘Byala pesen’ - ‘Beyaz şarkı’ Yılın melodisi seçilir. 23 aralık 1971 günü Sofya merkez mezarlığına çok sayıda hayranı tarafından Paşa son yolculuğuna uğurlanır. Büyük yeteneği , olağanüstü sesi bütün bir nesli duygulandırıyor. Günümüzde de büyük sanatı anılarda, eski kayıtlarda yaşıyor.
Türkçesi: M. Baharova
Alman “Die Welt” gazetesi Alexis Weissenberg’i tanıtırken: ‘Kendi zamanının en yakışıklı piyanistiydi. Zarif, gurur sahibi , biraz havalı , 1929 yılında sanki frak ile dünyaya gelmiş izlenimi veren biri” diye yazıyor. Sofya doğumlu piyanist kozmopolit..
‘İnanırım yetenekli Stanislav Stratiev dahi aramızda olsaydı hüznümüzü yatıştırıcı sözler zor bulabilirdi. Velko tiyatroda bayram havası yaratan artistlerdendi, her bir rolünde kendinden bir parça bırakan insanlardandı’. Bu sözleri kültür bakanı Vejdi..
“Dünyada olup bitenler bizi ilgilendiriyor. Gözlerimizi dışarıdaki problemlere kapadıkça, iç sorunlarımıza yönlendikçe, ufkumuzu daraltıyoruz ve böylece ülke içindeki sorunların çözümünde bile başarılı olamıyoruz. Bizi dış dünyayla bağlayan,..