Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

1968 yılı – Coko Rosiç –‘Radyodaki romantik dönemim işte böyle sona erdi’

БНР Новини
Photo: BGNES

1968 yılının sıcak yaz mevsiminde bir çok insanın kaderi değişir. ‘Prag ilkbaharı’ olarak adlandırılan 1968 Çekoslovakya olaylarından sonra demokratik değişiklikler ve ‘İnsan yüzü ile sosyalizm’ umutları çok çabuk bastırılıyor. Kavurucu Ağustos sıcaklarında Sovyetler Birliği ve müttefiklerinin orduları Çekoslovakya topraklarına girer ve ülkeyi işgal ederler. Aynı bu yıl henüz aktör yeteneğini kendisinde icat etmeyen Coko Rosiç Bulgaristan Radyosunda çalışıyor:

‘Sofya radyosu hayatımın ayrılmaz bir parçası, çünkü bu ‘Yabancı yayınlar’ denen bölümüne en güzel yıllarımı adadım. 1968 yılında Çekoslovakya olayların ardındaki son baharda radyoda sözüm ona ‘temizleme’ yapıldı. Bütün çalışanlar gözden geçirildi az bir sebepten dolayı insanlar işten çıkarıldı. Ben o zamanlarda Yugoslavya vatandaşıydım, ve dediler ki yabancı vatandaşlar çalışamaz radyoda. Aslında yabancı vatandaşlar vardı, çok sayıda Rus vardı. Ama onları kovmadılar. Beni kovdular. Yugoslavya’dan olduğum için. ‘ Radyoda sözüm ona ‘temizleme’ eylemi Coko Rosiç’in yaşamını beklenmedik bir şekilde değiştirir. Aynı zamanda Çekoslovakya’daki olayların yankısı bir kaç ay devam eder. ‘Radyo Varna için kitap’ başlıklı eserinde Violeta Tonçeva o günlerin sıkıcı havasını anlatırken, Radyo Varna Yabancı yayınlar servisinde çalışan İndra Dimitrova’nın anılarını aktarıyor: ‘1968 sezonundan Ağustos ayındaki Çekoslovakya olaylarını hatırlıyorum, turistler arasında gerginlik vardı, onlar Varna meydanında Varşova anlaşmasının ordularının ülkelerine girmelerine karşı protesto ettiler. Bir Ağustos sabahı şefin yanına çağırdılar, bir adamı tanıttılar. Beni takibe aldı, haberleri hazırlarken yanı başıma oturuyor, stüdyoya benimle beraber giriyordu ne okuduğumu dinliyordu. Çok korkmuştum...Akşam evde Prag radyosunun yayınlarını dinliyordum, benim tercüme ettiğim ve okuduğum haberler ile kıyaslıyordum. Utanıyordum...’

  İktidar kadife eldiveni atıyor ve ciddi önlemler almaya başlıyor. Ünlü yazar tandemi Mormarevi kardeşlerden biri olan Marko Stoyçev o sıra ‘Mizah, hiciv , müzik’ bölümünde çalışmaktadır, işten kovuluyor. Meslektaşları Konstantin Kostov, Vasil Stanilov, Georgi İvçev işten atılıyor. Coko Rosiç de onlar arasında:

Banska Bistitsa, Çekoslovakya,1988 Bulgar tankları‘O sırada yürütüm müdürü Rad Kamenskiydi. Beni odasına çağırdı ve ‘ Coko, biliyorsun değil mi seni hepimiz çok sevdik’ dedi. Ben de, ‘ Biliyorum, çünkü ben de hepinizi sevdim’ diye cevap verdim. Bu gerçekti. Meslektaşlarımı çok seviyordum, tüm radyo çalışanları seviyordum, çünkü bu radyonun romantik dönemiydi. Rad Kamenski , ‘Maalesef senin için başka yapacağım yok’ diye izah etti. Biliyordum ki işten çıkarmalar başlamıştı. Kamenski bana bir temiz kağıt vererek, işte buraya bir imza at. Yukarıya ne lazımsa yazacağım’ dedi. Ne yazdığını bilmiyorum, anlamadım, ama kendisi iyi, namuslu insandı. Attım imzayı ve çekip gittim. ‘




Dünya tarihinde Bulgaristan’ın Çekoslovakya’ya askeri müdahalede bulunmasında ısrar eden ilk ülke olarak yazılı kalıyor.Ve Prag ilkbaharı için özür dileyen son ülke oluyor. Bu Parlamento’nun kararıyla 1990 yılında oluyor. Ondan sonra Cumhurbaşkanı Petır Stoyanov 1997 yılında Prag ziyareti sırasında özür dileklerini şahsen sunuyor.

Coko Rosiç ise Radyodan kovulduktan sonra en sevilen Bulgar artistlerden biri oluyor, sinemada 100 den fazla role giriyor.


Türkçesi: M.Baharova




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Filip Dimitrov hükümeti

1992 yılı-Filip Dimitrov az bir farkla, ancak ebedi olarak Başbakan kaldı

“Görevimiz, Bulgaristan’ı mükemmel değil, normal bir ülke durumuna getirmek. Her insan normal bir dünyada yaşama hakkına sahip, öyle ki, devlet onu boğazlamasın, işini belirlemesin, görüş açısını belirlemesin ve nasıl yaşayacağına dair fikir vermesin...

Eklenme 12.07.2015 09:35

1991 yılı- Elisaveta Bagryana- ebedi ve eşsiz

Güzel, akıllı, yetenekli ve biraz da ekzotik Elisaveta Bagryana, genelde erkeklerden oluşan Bulgar kültür camiasında bir yıldızı gibi parladı. Duygusal, hassas ve narin yapısına rağmen, Bagryana oldukça güçlü çıkar, kendini kanıtlama ve benimsetme..

Eklenme 04.07.2015 08:10

1990 yılı- Zaman bizim mi?

'Umut, inanç, aşk zamanı. Ve akılsızlık.O dönemde Bağımzıs üniversiteliler dernekleri ve 'Ekoglasnost'üyesi Petko Kovaçev işte öyle niteliyor 90’lı yılların başlarını. Olaylar bir sel gibi geliyor. Devlet Konseyi dağıtılıyor, develet iflas ediyor, üç..

Eklenme 01.07.2015 10:30