24 Ağustos tarihine kadar doğaseverleri, Milli Fen Müzesi’ndeki “Antarktida – Soğuk Güney” sergisini ziyaret edebilecekler. Serginin vesilesi, müzenin 125. yıldönümü. Serginin yaratıcısı, ünlü Bulgar fotoğrafçı İglika Trifonova. Bağışsever niteliğindeki sergi çerçevesinde satın alınacak eserlerden kaynaklar müzede öğrenci ve üniversiteli için eğitim programlarının kurulması için kullanılacaktır.
İglika Trifonova, büyük Bulgar kutup araştırmacısı Prof. Hristo Pimpirev sayesinde Antarktida’ya aşık oluyor. Yedi yıl para toplamak için bekledi, sonunda bankadan borç aldı ve oraya gitti. “Bankadan aldığım borcu beş yıl geri ödüyordum, ama tek bir stotinka için pişman değilim, çünkü inanılmaz bir yaşantıydı. Hayat boyu dostlar buldum kendime” diyen İglika Trifonova, Bulgaristan Radyosu’nun mikrofonuna şunları da söyledi: “Antarktida ilhamdır. Şimdi bile Bulgaristan’da olsam, dünyanın her neresinde olsam gönlümde taşıyorum. Antarktida’yı televizyonda veya bir fotoğrafta gördüğüm her zaman gönlüm duruyor. Prof. Pimpirev’in söylediği gibi Antarktida bir virüstür. Bir defa oraya gidersen hayat boyu onu seveceksin.”
İglika Trifonova’ya göre Antarktida’da insanlar mükemmel bir toplumda aile gibi yaşıyor ve herkes birbirine yardım ediyor. Orada paranın önemi yoktur. Kaza durumlarında herkes yardıma koşuyor. Antarktida’nın eşsiz doğasında hayvanlar insanlardan korkmuyor. “Binlerce penguenin bulunduğu bir yere gidiyoruz. Küçük penguenler bize geliyor, gagalarıyla pantolonlarımıza dokunuyor ve korkmuyor, çünkü bunun ne olduğunu bilmiyor” diye anlatıyor fotoğrafçı İglika Trifonova. Sözlerine devamla kendisi Antarktida’nın geleceğini yorumlayarak şunları söyledi: “Gelecek hepimize bağlıdır. Antarktida’yı olduğu gibi korumalıyız. Maalesef oradaki turistik hizmetler çok artıyor. Daha da çok insan turistik gemileriyle oraya gidiyor ve her yeri kirletiyor. Biz insanın hayvanlar üzerindeki etkisini araştırdık. Hayvanlar da her geçen yıl azalıyor, çünkü turistler onlara bütün dünyadan bakteri ve virüsler getiriyor. Antarktida’da bakteri ve virüs yok, hayvanlar bu ortama alışık değil. Antarktida’nın geleceği, bu yüzden bizim korumamıza bağlıdır. Bu amaçla Bulgaristan’da Genç Kutup Araştırmacıları Derneği’ni kurduk. Bu aslında Bulgaristan Antarktida Enstitüsü’nün Genlçik Örgütü’dür. Başlıca amacımız, ekolojik eğitim programlarının popülerleştirilmesi için çalışmaktır. Ülkenin birçok okuluna gidiyoruz ve çocuklara kendi ülkesini ve Antarktida’yı korumalarının önemli olduğunu göstermeye çalışıyoruz.”
Çeviri: Rayna İvanova
Fotoğraflar: İglika Trifonova tarafından temin edildi
Bulgaristan’ın güneydoğusunda yer alan Debelt köyüne yakın Deultum Roma kolonisinin güney nekropolisinde son derece nadir ve değerli bir cam şişe bulundu . Arkeoloji sitesi аrchaeologia-bulgarica haberine göre şişeyi eşsiz kılan şey , üzerinde..
M. Şükrü Hanioğlu’nun “Atatürk- Entelektüel Biyografi” kitabı “Atatürk- İdeolojiler Tarihi” adı altında Bulgarca okurlarıyla görüşecek. Prof. Hanioğlu’nun kitabı 6 Ekim tarihinde Sofya “Sv. Kliment Ohridski” Üniversitesinde tanıtılacak...
Yazar, tercüman, gazeteci, Arnavutluk’ta Ulusal Azınlıklar Komitesi’nde Bulgarların temsilcisi Milena Selimi, Bulgar edebiyatını, kültürünü, değerlerini ve geleneklerini yılmadan tanıtmaya devam ediyor. Mesleki hayatındaki en son başarısı ise Georgi..