“Standart” gazetesinin geçtiği bir habere göre Burgas’ta yaşayan 25 yaşındaki Asya Hasiye, Bulgaristan’da en genç büyükanne oldu. Genç kadının 5 aylık torunu var artık. Asya’nın kendisi, kızını 12 yaşındayken doğurdu. Bu tür haberler artık nadir bir olay değildir, ne yazık ki. Çocukların çocuk doğurduğu erken doğumların sayısı devamlı artıyor. Geçen yılın Eylül ayının sonuna kadar neredeyse hepsi Roman kökenli olmak üzere 14 yaş altındaki reşit olmayan annelerin sayısı, 20’nin üzerindedir. Çocuğu Esirgeme Devlet Ajansının bu konuda alarm vermesi üzerine 1 Nisan’da Burgas’ta “Erken doğumlar ve çocukların hak ile menfaatlerinin korunması” konulu bir tartışma toplantısı düzenlendi.
Küçük yaştaki kızların yaptığı doğumlardaki artış eğiliminden dolayı Çocuğu Esirgeme Ajansı, geçen yılda ülkenin 7 ilinde bulunan doğum bölümlerinde ve 21 “Sosyal Destek” müdürlüğünde incelemeler başlattı. Bu incelemeler sonucu yapılan tespitleri Ajansın Burgas temsilcisi Neyla Murat’tan dinleyelim:
“Hem devlet hastaneleri, hem belediyelerdeki sağlık kuruluşları ve özel hastanelerde incelemeler yapıldı. Alınan verilere göre dünyaya gelen toplam 25 162 çocuktan 24’ü yaşı 14’ün altında olan anneler, 836 çocuk ise yaşı 14 ila 18 arasında değişen anneler tarafında doğuruldu. Reşit olmayan annelerin yüzde 5’lik bölümü için bunun 2. doğum olması daha da endişe vericidir” diyor Neyla Murat.
14 yaşını tamamlamadan doğum yapan küçük yaştaki annelerin tümü, çocuklarını terketmeyi reddetmiştir. Bu bir yandan sevindirici bir durumdur, zira bebekler aile ortamı içinde yaşayacaktır. Diğer yandan ise erken yapılan doğum hem genç kızın hem de bebeğinin sağlığı açısından riskler taşıyor. 14 yaş altındaki “çocuk anneler” için ise bebek sahibi olmak, okula gitmemek ve sosyal dışlanmışlık anlamına geliyor. Böylece genç kızlar, eğitimsiz kaldıkları için gelecekte işsiz olmaya mahküm ediliyorlar. Genelde onlar, ilk doğumdan sonra birkaç çocuk daha doğuruyorlar ve aile, geçinmek için tamami ile devletçe sağlanan sosyal desteklere bel bağlıyor.
14 ila 18 yaş arası olmak üzere reşit olmayan annelere gelince ise onların sadece 5’i çocuğunu terketmiştir. Küçük ve reşit olmayan yaştaki doğum olaylarının sıkılaşması, artık kayıtsız kalamayacağımız bu olayın önlenmesi konusunu gündeme getiriyor. Çocuğu Esirgeme Devlet Ajansı, bu konuda yasal düzenlemelerin yapılmasını öneriyorlar. Ancak yasal düzenlemeler yeterli olacak mı? Roman topğluluğunda bu tür konularda Roman vakıflarının çalışmaları faydalı olabilir. “Amalipe” vakfından Deyan Kolev’in sözlerine göre, erken evlilik tehlikesinin farkedildiğinde vakıf moderatörlerinin iki gencin velileri ile görüşüyorlar, görüşmelere Roman topluluğunun gayri resmi liderleri de katılıyorlar ve ikna metodu ile yapılan bu evliliğin ertelenmesi yönünde çalışılıyor. Her şeye rağmen gençler birlikte yaşamaya başlarsalar eğer de velilerin gençlerin eğitimini sürdürmeleri ve ilk doğumu ertelemeleri konusunda yükümlülük üstlenmelerinde ısrar ediliyor.
Çeviri: Tanya Blagova
ABD başkanlık seçimleri konusunda heyecanlananlar yalnızca Amerikalılar değil , Avrupalılar da nefeslerini tutarak sonuçları bekliyor – Kamala Harris'in zaferi gerçekten tutarlı bir politika ve öngörülebilirlik getirir mi ,..
İklim değişikliği küresel bir olay olup dünyanın her köşesinde kendini gösteriyor. Bunun son örneği, İspanya’nın Valencia bölgesini vuran sel felaketi oldu. Avrupa’da son 50 yılın en feci seli olarak değerlendirilen bu doğa afetinde yüzlerce kişi..
Halkı aydınlatanlar, yalnızca şükran ve hayranlık duyulan kişiler değil, tarihimizde milli aidiyet duygumuzu uyandıran en önemli şahsiyetler olarak görürüz. Ancak “halk aydınlatan” kavramının arkasında nasıl bir arketip duruyor ve neden Halk..