Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Hoşgeldin Marta Nine

БНР Новини
Photo: BTA

Fotoğraf: arşivMarta Nine, harika bir bayramdır! 1 Mart tarihinde Bulgaristan’ın tamamı beyaz kırmızı ipliğe bürünür. Küçüklü büyüklü herkes, birbirine sarılmış beyaz ve kırmızı iplikle süslenir. Güneş ışınları daha da parlar, gün uzar, insanların yüzleri güler.Kış bir adım geri çekilir, sağlık, kısmet ve bereket ümidi yeniden doğar ve bu böyle artık 1300 yıl devam eder. 1 Mart veya diğer adı ile Marta Nine günü, sırf Bulgaristan’da kutlanır. Bu günde bizler Bulgaristan halkının onuruna Internet arama motoru Google’nin baş sayfa yazısı bile beyaz ve kırmızı renkli olur!

Bir varmış bir yokmuş çok eskiden çok uzak dağlarda Marta Nine yaşarmış. Marta Nine güldü mü, güneş altın gibi parlarmış, kuşlar öter, çimler yeşerirmiş. Marta Nine kızdı mı dağın üzerine kara bulutlar çökermiş, rüzgarla karlar ormanı teslim alır, her yeri soğuk dondurur, kuş sesleri de kesilirmiş. Bu yüzden de eski zamanlardan biri Bulgarlar, Marta Nine’yi yumuşatmak için çocuklara, kızlara, koyun ve ineklere, meyve ağaçlarına beyaz ve kırmızı iplik bağlarmış. Her evin önünde asılan ipliklerin haneyi kötü insanlardan, hastalıklardan ve nazardan koruduğuna inanılırmış. Beyaz kırmızılı ipliği gören Marta Nine’nin yüzü gülermiş, gökyüzüne güneş gelirmiş. İşte 1 Mart günü ak ve al iplikten yapılmış “martenitsalar” sunma geleneğinin hikayesi budur.

Martenista ipliği neden kırmızı ve beyaz olur diye soracak olursanız bu renkler, eski zamanların semboliği ve büyüsünü taşıyor. Kırmızı ip, güç, kan, güneş ve sıcaklığın sembolüdür. Aslında kırmızı, renk, Bulgar ulusal kıyafetlerinde ve oyalarda da üstün geliyor. Beyaz iplik ise iyilik ve ışığın simgesidir. Gelenek ilk leyleği görünce ipliği çıkarıp büyük bir taşın altına saklamamızı buyuruyor. Bundan 9 gün sonra da taşın altına ne gibi hayvancıkların girdiğini yokluyoruz. Ne kadar çok hayvancık olursa yıl içindeki bereket de o kadar büyük olur. Başka bir inanışa göre ise martenitsalar akarsuya atılır, böylece işlerimiz su gibi yürüyecek diye inanılır. Diğer bir göreneğe göre ise herkes 1 ila 22 Mart günleri arasında kendine bir gün seçer ve o gün hava nasıl olursa yıl boyunca şansı da aynı olur. Hava sıcak ve güneşli olursa kişinin şansı yaver gidecek, kötü ve bulutlu olursa da kendisini şansızlık bekliyor demektir.

1 Mart günün Bulgaristan büyük bir “martenista” andırır

Günümüzde “martenista” ipliği, sevgi, sağlık ve uzun ömrün sembolüdür. Beyaz renk, insanlar arasındaki ilişkilerin temizliğini, kırmızı renk ise sıcaklık ve dostluğu simgeliyor. Bu yüzden de birçok kişi, martenitsa ipliğini kendi elleri ile işliyor, işlerken de alıcısın düşünüyor. 1 Mart günü hepimiz martenitsa takıyoruz. Geleneksel iplik, halis yüzden yapılıyorsa da halkın hayal gücü ve yaratıcılığı başka süsler de katıyor. Her renkten iplikler birbirine sarılıyor, boncuk, madeni para ve daha neler neler tutuşturuluyor. Çocukların yüzlerini en çok farklı masal kahramanları güldürüyor. Ayrıca isimli, ahşap figürlü ve boncuklu iplikler de çok seviliyor, bileklere alabildiğince martenitsa dizliyor. Beyaz kırmızılı küpeler, kravatlar takılıyor, çorap ve şapkalar giyiniyor, bazıları da tepeden tırnağa kadar kırmızı ve beyaz giyiyorlar. Sokaktaki tezgahlarda sempatik püskül bolluğu gözleri kamaştırıyor. Polis görevlileri, araçlar, bisikletler, köpekler, mağazalar ve kafeler, cam ve vitrinler, avlu ve bahçeler martenistalarla donatılıyor. 25 Mart gününe kadar leylek göremeyenler de ipliği çıkarıp meyve ağacına bağlıyorlar.

1300 yıllık bir efsane

Martenitsa ipliğinin kökeni ile ilgili birkaç efsane vardır, hepsi de Proto-Bulgarlar’la ve Bulgar devletinini kurucusu Asparuh Han’la alakalıdır. Efsanelerden biri bizi bundan 1300 yıl öncesine götürüyor. Hunlar’ın bozguna uğrattığı ve kızkardeşi Huba’yı esir aldıkları Asparuh Han Bulgarlar için yeni topraklar aramak için yola çıkmış. Bugünkü topraklarımıza gelince Han, kızkardeşine doğan kuşu ile haber göndermiş, Tuna nehrinin güneyinde bir cennet köşesi bulduğunu ve oraya yerleşeceğini bildirmiş. Bunun üzerine kaçmayı başaran Huba, doğan kuşuna beyaz ipekten bir ip bağlamış, geleceğini haber vermek için. Kuş, Huba’ya yeni yurduna kadar yol göstermiş, ancak sonunda düşman oku kuşa saplanınca doğanın kanı ipliği kırmızıya boyamış. Kardeşinin kurtulduğu müjdesini alan Asparuh Han da doğandaki beyaz kırmızılı iplikten ipler alıp askerlerinin bileklerine bağlamaya başlamış ve Bulgarlar’ın birliğininin simgesi olarak iki rengin asla ayırmamasını emretmiş. 681 yılının 1 Mart günüymüş. O gün bugündür beyaz kırmızılı iplik dünyadaki Bulgarlar’ı birbirine bağlıyor, Asparuh Han’ı unutturmuyor.

Çeviri:Tanya Blagova




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Edirne Başkonsolosu Radoslava Kafeciyska

Seçim öncesinde Edirne’de durum sakin

Bulgaristan Ulusal Radyosu BNR’nin muhabiri Mariya Petrova, Edirne’de 27 Ekim seçimleri öncesi herhangi bir gerginlik yaşanmadığını ancak Bulgaristan’daki siyasi duruma ilişkin güçlü bir hayal kırıklığı olduğundan bölgede aktif oy kullanma..

Eklenme 25.10.2024 13:22

Ribnovo düğünleri UNESCO Dünya Mirası Listesine aday gösterildi

Rodoplarda büyük bir köy olan Ribnovo yıllar içinde çok farklı ve değişik olan düğünleriyle gündeme geliyor. Ribnovo geleneksel düğün ve gelin yüzünü boyama ve süsleme tekniği UNESCO dünya miras listesinin “yaşayan insan hazineleri” listesine aday..

Eklenme 24.10.2024 16:05

Bulgaristan’da nüfus azalması 1985 yılından bu yana ilk kez sıfıra yaklaştı

Bakanlar Kurulu’nun  2023 yılı “Demografik gelişim” programını değerlendirme raporuna göre ülkemizde 38 yıldan bu yana ilk kez doğal nüfus artışı ile nüfus azalması arasındaki oran neredeyse sıfır düzeyinde. Bulgaristan Bilimler Akademisi Nüfus ve..

Eklenme 23.10.2024 14:26